Anama mektup 2
tam altmış bir yıldır yüzüne hasret, bayramlarda ellerine mutaç olduğum ANAM, benim ANAM
anama Mektup 2 yaşasaydın seksen sekizlik bir nine olacaktın yüzüne, gözüne zekanın pırıltısı gülümseyecek on torun, on göz nuru sıraya girip ellerini öpeceklerdi on da torun torunu var topladıkları kır çiçekleriyle doluşacaklardı etrafına birden çiçek bahçesinde bulacaktın kendini kendini çok, çok mutlu hissedecektin on torun torunu ortasında nice sözleri vardı söyleyecekleri dillerinde kaldı nice nazları vardı paslandı düşüncelerinde yaşasaydın birer tutam sevgi alacaktın onur duyacaktın her birinden yaşasaydın ağabeyimin sertliğini benim umursamazlığımı Hasanın garipliğini Şükrünün inatçılığını konuşacaktık bacım Halime’nin güzel gözleri hep gözlerimde hurilerin en güzelidir O bir Raif varmış pek hatırlamam hep vicdan acım oldu Emin’nin ölümü son yavrucuğun ikinci Halime vardı ya acılarımızın acısıydı yaşasaydın onları konuşurduk doya doya yaşasaydın ben mutlaka alırdım Asiye’mi ne güzel gelinin olurdu keman kaşlı senin gibi akıllı, senin gibi hatırnaz kimi saçını tarardı benzetmek için kendine kimi kere de kaşlarını yolardı hep, hep halini sorardı dedem ninemden sonra yengem de Allahın rahmetine kavuştu daha sonra babamı da gönderdik yanına sanra garip Hasan’ın öldürüldü Bulgaristan’da daha sonra da ağabeyim yani kalabalık oldunuz oralarda her akşam dualarla selam gönderirim alıyorsunuzdur inşallah. anacığım elli sekiz senelik hasret katmer katmer yüreğimde her bayram senin eline hasret gözyaşı döktüm tüm olumsuzluklar seni anımsattı bana oyun arkadaşlarımın ’ana deyişleri bir çivi yüreğime hep battı gece karanlıkları seni sırtımın kirlenişi hep seni hep seni anımsattı arkadaşlarımın gülümseyişleri sensizliği anımsattı, beni hep ağlattı. Yaşlandıkça umursamazlık çöreklendi içime anacığım sen uzaklaştıkça tükendi umutlarım yolum yaklaştı yaşam dağının sırtına eğer kapın çalınırsa bir gün ben olacağım kapında ilk bana ellerini uzat öpeyim doya doya doya doya öpeyim Kendi neşemi, kendi mutluluğumu kendim inşa etmeyi öğrendim zamanla iki hanımım oldu ilki Altınay’ımı doğurdu, ikincisi de Ertan’ımı tek eksikleri sensin ana tek eksikleri sensin onların gözlerinde onların gözlerinde de okunuyor hasretin en son Erten’ımın anasını da gönderdik gözyaşları arasında O da benim gibi anasız kaldı yavrucuğum Anası var ya (gelmiştir elini öpmeye) Hep garip yaşasa da büyük insandı Hep insanlarla paylaşırdı elinde avucunda ne varsa Tek sözle ben yine yalnız kaldım ana Her gece duğalar okuyorum Dualar okuyorum ruhunuza Seni özlemlerimde gizli gizli hep ağladım Seni özlemlerimde ben hep Hep çocuk kaldım 22.02.2013 Karamandere-İstanbul |