1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1964
Okunma

Gitmek istiyoruz bazen
Sonbaharı arkamızda bırakıp
Çok bahsedilen ağaçlı gölgeli beldelere,
Daha ilk günden hafta sonu özlemlerini beklemekten hiç üşenmiyoruz,
Haftanın ilk hâyâli bu oluyor sanki;
Hafta sonu gelsede ( ... )
Yaşadığımız ülkenin kaderi sanki ceplerimizde,
Vergiler, sigortalar, faturalar...
Hükümetler şiir kabul etmiyor Mina;
Üstüne birde şair idâm ediyor!
Fatura ödeme veznesinde duran bayana; ’Ben aşkı buldum dedim’
46 lira 50 kuruş diye cevap verdi
Devlet aşkıda kabul etmiyor Mina!
Her sabah geçtiğimiz asfalt yollarda
Uzak ülkeler hâyâl eder kimimiz,
Kimimiz akşam eve ne götüreceğini,
Kimimiz doların yükselişini temenni eder,
Altın fiyatları,
Et fiyatları,
Mezuniyetler...
Lacivert bir akşam üzeri yorgunluk alır hâyâllerimizi,
Kimimiz yeni doğan bebeğini görmek için acele eder,
Kimimiz yine aynı sabahlara uyanmak için dinlenmeye gider.
Her zaman böyleyiz Mina;
İflâh olmaz bir tutkunun bilinmezliğine yolculuk ederiz.
Uzaklardaki savaşları konuşuruz sandalye üzerinde,
Uzak insanların zulümleri çay sohbetlerimizde
İşte biz hep böyleyiz Mina;
Kalbimize ilk oku hep kendimiz atar
Son atanı hain ilan ederiz!
Ne yapsak boş artık Mina,
Savaşlarda umutları çalınmış çocuklar şahidim olsun ki; bende umudumu kaybettim
Bir yanım Türkü
Bir yanıp ızdırap benim!
Ara beni Mina;
Annelerin gözyaşlarında kimsesizim!
Terk ettiğim kelimelere sor beni,
Bir kez olsun boşluklarda arama beni!
Yağmursuz meydanlarda sor beni,
’Yeni nazilerin’ bıçakladığı iyi niyetli cesetlerin baş ucunda ara beni!
Sevgisizliğe, zalimliğe bir kez olsun boyun eğmemiş dervişler şahidim olsun ki; kendi kendimin zalimi oldum Mina;
Bir yanım şiir
Bir yanım uçurum benim...