AĞIR İŞÇİYİZ
Çokuz vardan az gibi.
Yoktan çok gibi biraz. Kusursuz olmamanın dayanılmaz hafifliği; Boş vermişliğin sihrine karışıyor. Ceo iken işi bırakıp çiçekçi olmuş bir kadın. Belli ki;O da Ağustos Böceği’ni seviyor. Bizim sağlam hedeflerimiz var. Ama hırslı değiliz. Bununla övünürüz. İşten önce sevdiklerimize zaman ayırdığımızdan mutsuzluğumuz. Birileri bunu aptallık bellemiş. Doğası arızalı ne de olsa insanın. Yapacak bir şey yok. Hiç kimsenin gözlerini kedimizin patileri kadar beğenmiyoruz. Ve yağmurun sesi, En beğendiğimiz sesten daha güzel gelir kulağımıza. Bizim için sorun değil unutmak. Kalbimiz sağlam, Ona da dayanır. Sonra şaşırırız; Koynunda saklandığımız uyku, Bazen ne kadar da acımasız olabilir. Oysa biz cinlere ’üç harfliler’ diyenlerle yaşıyoruz. Hayvanları katletmeyle övünüp Kirli kalpleriyle temiz olduklarını zannedenlerle... Ağır işçiyiz diyoruz, Siz inanmıyorsunuz! |
Ağır işçilik insanlık,
Yüzümüze tükürülse şükür diyoruz
Bir yanda temizlik akıyor paçamızdan
Bir yanda kan kusuyoruz sevdiklerimize
Bir yanda sevdiğimiz için
Hapsediyoruz iti, kuşu
Bir yanda hoş lakırtısı
Afilli görüntüsü için
Baş köşeye oturtuyoruz
İnsan kılığında
Kılıksız puştu...
...
Kutluyorum şiirinizi gönülden
Gün eksilmesin pencerenizden...
Sevgiler, saygılar.