Kutsal emanetlerDerlermiş ki şafakla beraber bir gün aydın filizlenirmiş her sabah ve doğan her kızın adı Filiz olurmuş patırtılı bir gülümsemeyle başlarmış güne günahsızlar patırtılı bir kahkahanın çiçeğini sularken her köşeden uzatıp burnunu aşk uzadıkça uzarmış ve gece olmadan daha gece mavisi uzanıp öpermiş bir bulutu karanlıkda bile sayılan bir deri bir kemik veremli vergili sevda sayılırken kaburga kemiklerinden kutsal adına ne varsa yanarlarmış kiremitte pişen balığa mangalda içten içe yanan kömüre ömre ziyan iç çekişlerle insan taş olmalı başlarken iyiden iyiye esnemeler gün esner esner gece bir garip uyku halleriyle tek ayak üstü aşk fısıltıları en parlak yüzüyle bu kez ay gülümseyerek düşer yere öpermiş toprağı ezilirmiş şukufeler tomurcuk tomurcuk açarmış ya bir utanç şukefenin ak göbeğinde kapanırsa içine yaprakları böylelerinin suskunluğuna küstüm çiçeği derlermiş bütün kedigiller sokulup birbirlerine ana baba oğulcuk rüzgarın taradığı saçlarıyla Mor bir salkım unutmaz o da topraktan geldiğini o da eğilip eğilip öpermiş toprağı her eğilişinde ay vakitleri çocuklar duyar derler fısıldanır kulaklarına eli öpülür büyüklerin ve yere düşen ekmeğin uğrunda verilen emeğin kutsallar baş üstünde tutulur ve öpülür bayrağın alından ay yıldızından şafakla beraber geceleri acı çeken her kadının yüzünde bir gün aydın filizlenirmiş sabah olunca patırtılı bir gülümseme çatapatlı bir kahkahayla başlarmış güne gamsız kadınlar Yüksel Nimet Apel |
yorumsuz güzellikte mısralar
saygılarıma tebriklerimi ekliyorum
ve de alkışlıyorum dost kalemi