An gelirEcel vakti gelince, ölürüm ince ince Damarımda dolaşan, kan durur can çekilir Acımın kıyısına; göğsüne gömülünce Toprağımın içine, milyon sevda ekilir. Akşam olur ay doğar, ben güneşle batarım Kader denen denize, yemsiz olta atarım Türlü türlü kazâyı rızam ile tutarım An gelir, derinlerden yıldırımlar çekilir. Su içinde susarım, yakamoza deryâda Karanlıklar karışır içimdeki feryâda Kabirde yer kavgası, büyürken bu furyâda Titreyen bir zülüften, bana ilmek dikilir. Kadim zamanlardandır, aşkın hükmüne isyan Sînelerin açlığı, serde sebeb-i nisyan Gülden ayrı bülbülün feryâdı Hakka âyan Tüylerinde kırağı, sesiyle çığ dökülür. Belli ki her sadânın bu kubbede bâdı var Yıkılan sadâbadın elbet ki âbâdı var Mecnûnu bâki kılan o Leylâ’nın yâdı var Çöllerde istilası, önünde diz çökülür... Erol URAZ 12.05.2015 Kırklareli |
Kader denen denize, yemsiz olta atarım
Türlü türlü kazâyı rızam ile tutarım
An gelir, derinlerden yıldırımlar çekilir.
Akıllarda ve gönüllerde yer eden güzel hecenizi kutlarım.
Tebriklerim ve saygılarımla.