Çal kemancı kardeş çal
kemancı kardeş otur yanı başıma
suzinâk ile nihavent arsında gezdir parmağı la ile başla dügâh perdesinde uzunca dur bir hicran havası tuttur,acıyı ve efkarı tutuştur kaba çergâh perdesine do ile öyle bir geçiş yapki içimde köz olan tüm yanmışları geri alevine kavuştur yegâh’ın orda kalın tele bir do tuttur sıkıştır nihavent ile Kürdilihicazkar arasına bir hicran teller kopana kadar çal gece bayılana kadar çal kimseye aldırmadan çal acılı bir şarkı tuttur uzun,uzun yek isyan eyle tüm yaşanmışlıkları maziyi bi gözden geçir aldırma gençliğime,ihtiyar gönlümün efkârına çal bütün berduşların gönlüne tercüman ol fakir sofralarındaki ucuz içkilerine bırakıp giden zalimlerin vefasızlıklarına çal öyle bir çalki dert kudursun yoksulluğun anası ağlasın pecü yek olsun çığlıklar ayyuka ulaşsın yardan ötesi ölüm sessizliği yıldızlar terk edilmiş harabe bir boşlukta sönüp askıda kalsın teller kopana kadar çal can tenden çıkana kadar çal sıcak beden,soğuk toprağa varana kadar çal dertli çalki satılmış bedenlerin ruhu şad olsun Mehmet Kılıçel |