Şehri Hüzün
Şu İstanbul kalabalıklığı yüzünde,
Bir mihenk taşı gözlerin. Ve yüzüne sinmiş hüznün, Bir öğle arası, Selimiye telaşı.. Saçların katran karası, Sarsana yaralarımı. "Çay demi" sesin, Kim bilir ? Hangi limanın vaveylası. Kokun diyorum, Belki, Yatalak rüzgarları. Boğazım da, Steril olmayan, Ölüm sevdası. Susadım; Vuslattaki hasret, Ay’ın yansıması, Korkma ! hızla geçeceğiz bu virajlı yolları, Güneş batıyor olacak arkamızdan, Göremeyeceksin uçurumlarımı. Geceye, Yıldızlar meze, Hafızamda sarhoş balıklarım, Haramsın. Ve kavuşmak... yoksa, Hiçbir kitapta, Göçmen kuş olayım, Bu antik kenti, Yalnızlığı(m)da... |
ama okuduktan sonra pişman olmadığım
ender güzellikteki şiirlerden bitanesi
yazdıran yüreğe
ve yazan kaleme nazar değmesin
en kalbi tebriklerimle