Şah-ı Süleyman Sorgusu
Tanrım nerden çıktı bu uğursuz eşkiyâlar?
Oturmuş ağıt düzer sanki Müslümanımız.. Ölüm bulutlarının hüzün kokan nefesi Ve buğulanmış erik gözlü âsumanımız Fırat’ın ateşinde serinlemiş su sesi Ayazında gecenin göğü yakan duamız Anadolu bakışlı şırıltıyla uyurken Taşınsın mı istedi şah-ı Süleyman’ımız? Nedendir be, ey sultanım ah neden? Nasıl, böyle; bayrak iner zirveden?! .........Bu iklim, oyundur; ne sandın ki sen? Altaylar’dan Tuna’ya bizdik mührünü vuran Sindik mi, silindik mi; yetmez mi fermanımız? En çağdaş aynaların yalan söylerken dili Ekranlardan yansısın dizdeki dermanımız Ağdalaşsın Şubatlar, ağzımda acı türkü Bencillik kavgasıyla dönüyor kirmanımız Yazık vallahi yazık; yok izahı olanın Kırılmış umut dalı, sancılı her yanımız Nedendir be, ey ceylanım ah neden? Günün geçmiyor bak, kederlenmeden... .........Dönen döngü : Yap boz; ne sandın ki sen? Mustafa CEYLAN ------------------------------------------------------------------- ŞİİR: (GÜLCE-Gülistan) (Hece:7+7) (Aruz: Fe’ûlün / fe’ûlün / fe’ûlün / fe’ûl) |