SESSİZ AKAN DERE
Her lehçe ve her bölge ayrı güzellik taşır
Güzel Anadolu’mun seksen iliyle konuş. Dil yalan söylese de, hâl/göz yalan söylemez Lisan ile değil de gönül diliyle konuş. İnsan ancak insandır o ahdinde durdukça Nereden, niçin geldik; bu soruyu sordukça? Bestelenmiş güfteyle; âşık saza vurdukça Mızrabın inlettiği sazın teliyle konuş. Sakın ihmal eyleme hayatını güzel ör Hakîkatı göremez kalp gözleri olan kör Dantel dantel örülmüş kardaki sanatı gör Yağmurundan ibret al yağan doluyla konuş. İzdivâya çekil ki sen de olsun bâzı hâl Günde en az beş vakit Hak’kın kapısını çal Yeşil Türbede yatan Habîb’ine selâm sal İkinci fecir vakti seher yeliyle konuş. Seni de yatırırlar sonunda Kara yere Ya cennet ya cehennem sessiz akar bu dere Can denilen şey nedir, ne oldu birden bire? O susan bir vâizdir; ders al ölüyle konuş... 26/01/’15 Hanifi KARA |