Yaşamayı unuttumYol kenarına saçılmışım. Yetim bir çocuk gibi. Saçları rüzgardan dağılmış bir çocuğun, Elleriyle okşadım. Mayın döşenmiş toprakları. Ve coğrafyası müebbet almış bir çiçeğin, Karanlıklarını omzuna yasladım başımı. Bir sabah doğsan, Güneşin ilk ışıklarıyla. Kulağını diclenin uğuldayan sesine versen, Özlemi, özgürlüğü birbirine karıştırsan, Ve sevsen, Yetim bir çocuğu. Ve başını okşasan, Ve ellerinden tutsan, Yalnızlığına ortak olsan, Acılarını sahiplensen, Ve bir annenin çığlıkları olsan. Boğulurcasına, ölürcesine sussan. Ölümlü bir dünyadır burası gülüm. Ne yaşadıklarını geri getirebilirsin, Ne de keşkelerini. Ya varlığını doğruluğa emanet edersin, Ya da yalanlarla boğulursun. Bu işin keşkesi yok gülüm. Hiç sevdin mi ? Bir çiçeği, Ama solmuş, kurumuş ve yaprak dökmüş bir çiçeği. Gözyaşların kuruyuncaya kadar, Yaşaması için ağladın mı ? Ağladın mı gülüm. Ben bir defa ağladım. Ve o günden sonra, Yaşamayı unuttum gülüm. Yaşamayı unuttum. İbrahim Dalkılıç 24/12/2014 izmir |