“ ateşte açan nar çiçekleri ”çatal ağızlar zehir damlatan zulüm vurma sararan yanımızdan vurma ötelenmiş düşlerin ardına düş(ür)me atma harına cehennemin karabasan olup yağma uykulu düşlere budama s/aklımızda saklı kalmış masumiyeti harmanlama akıl oyunlarıyla erincimizi bilirim gölge düşmez tövbe duvarlarına karaborsa zaten nerde bir güzel varsa s a k ı n vebalı ellerle sınama semavî duaları sırtımızda çıban olduğun yeter sönmesin dergâhımın mistik çerağı sar(s)masın u’mutları kefenler hiç gökkuşağı ateş-i kor sırat gibi gökyüzüne set kurduğunuz yeter kanamasın ellerin nasırları anaların yazmasında gülsün çocuklar vurmasın desiseli kurşunlar gülleri, gülüşleri gamzeli yanakları masmavi gök kubbeye d’ar gelmesin yedi renk dokunma emperyal gülüşünle artık ki gülüşünle kül olduğumuz yeter siz ki zalimin elinde zulüm biz ki tufan olur yıkarız o mah-ı devranı korkma çocuk, kaygı duyma ateş olur eritiriz yine o dağları varsın zaman karanlık gece olsun ne çıkar zifiri karanlığın darında har olur, yakarız deniz fenerlerini aşkın bağı harman yeri nasıl olsa ki harımız nar çiçekleri… varsın zaman karanlık olsun ne çıkar … Resim- tasarım ve şiir : |
can dost özüne sağlık