CAN AĞRISI
can agrısı düştü tenime
ben öleli ben yitip gideli yüzünün şehrinden bu güneş sarı saclı aklım gibi karım gibi tavanıma cakılı yönsüz sevdaların yeminlerine ortak olan bu güneş belki 10 defa seyrettti gökyüzüne asılı gözlerimi can ağrısıyım can en sevdalısına gelse bükse yüreğimi can agrısıyım içimde yangınların en belalısı gitmek beklemek gibi sevdalı bir iş koparıpta tüm yıldızları |
en sevdalısına
gelse bükse yüreğimi
can agrısıyım
içimde
yangınların
en belalısı
gitmek beklemek gibi
sevdalı bir iş
koparıpta tüm yıldızları
Üstad,can ağrısı düşünce yüreğe,diller lâl kesiği olur;eksikliği ile ağrıya neden olan canparedir ya, yokluğu da varlığı da bir ağrıdır belki de...Buz kesiğidir yaralar,duvaksız, beşiksiz kanayan candır... Sığmaz içine canın,yanar kavurur...Varlığın da tam var olamayan, kendini, varlığını saklayan; yokluğunda da ise tam yok olamayan; hem seçtiklerini hem vazgeçtiklerini istemek gibi ,bir olmazın platoniği olan, yaklaştıkça uzaklaşmak için hem parçalanan, hem parçalayan canların yarattığı ağrının çaresi yoktur ki...Bir yangın yeridir yürek ,ne dumanı kalmıştır, ne de külleri..geri de kalansa bir hüzün çiçeğidir solgum..
Yönsüz sevdaların yeminlerine ortak olsa da güneş,içinizde ki yangınların en belalısına çare bulunurmu...Bir insanın yaşadığı gelgitleri, vazgeçmenin ya da vazgeçmek zorunda olmanın verdigi acıya zamanı ilaç edip yaşamaya devam etmeye çalışmasını,özlemlere ve mesafelere emanet edilmiş bir aşkın geride kalan yaşanmışlıklarını ya da yaşanamamışlıklarını anlatan güzel bir şiirdi..Ne güzeldi üstad ne güzel,yüreğinize emeğinize sağlık... yüreğimce saygılar....peri