YILGIN
.
İnce ve uzun bir yola girdim Yalnızca yürümek için Ama yalnızlık beni boğdu Yırtmak istedim yalnızlığı Yırtmak istedikçe Yalnızlığa terk edildim Yürümek istedim Sımsıkı ümitlerle Her gün, her an Yeniden tazeleyerek Güç yetiremedim Bir şeylere yapışmak istedim İstikbal için Dişler arasında kaldım sadece Çareyi yine kendim aradım Bu sefer ümitsizce Her atılımım bomboş Her sesim sukutla karşılaştı Süngülemek istedim İstikbali delik deşik Baktım ki, Süngüm zayıf kırıldı Zamanı ve çevreyi sevmiyorum Onun için sevilmedim Sevgiden yoksun yürüyorum Kendi halimce Bir şeyler istiyorum Mutlak değişmeyen Ardı önü belli Sağı solu belli Aldatmayan Açık ve gerçek! ... Zamanda arıyorum Çevrede arıyorum Geçmişte arıyorum Dönüyorum kendime Ben kimim, neyin nesiyim? Yaşıyor muyum, yaşamıyor muyum? Bir hiç miyim, bir şey miyim? Kafamı zorluyorum Hırpalarcasına Çoğu zaman Boş çıkıyor hamlelerim Çoğu zaman muğlâk Muğlâktan kaçıyorum Mutlak için Fakat yabancı kalıyorum Daima ona Yaklaşamıyorum bir türlü Ya ben bilmiyorum Ya öyle bir şey yok Zaman eriyor Fikir depremlerinde Kafam oluyor bir harabe Yeniden tamir ediyorum Veya yeniden inşa ediyorum Bir saha Sur yapıyorum Bütün saldırılara karşı Ama içten yıkılıyor Her yaptığım kale Çoğu zaman bıkıyorum Boş veriyorum her şeye Ben kaçtıkça Onlar beni kovalıyor Sımsıkı sararcasına Fakat netice hep aynı Deprem devam ediyor Mutlaka erişmek zor Çok zor Eğer varsa Eğer varsa diyorum Kendi kendime Sonra kızıyorum Yanlış zannediyorum düşüncemi Madem yok Niye uğraşıyorum Niye böyle bir düşünce doğuyor Ve tekrar gömülüyorum Çırpınıyorum bilmek için Bilmediklerimi, bilemediklerimi Soruyorum ona buna Cevaplar karmakarışık Birbirine benzemez Ve ben yürümek istiyorum Bilemediğim bir yolda Çaresizlikten yenilmiş Yine sarıyor beni Bulamadığım gerçek İstesem de istemesem de Ve ben, İçinde kayboluyorum Ve zaman, Beni eritiyor Ve ben, Allah’a gidiyorum 23.09.1972-Isparta |
Hoşgeldiniz aramıza..
Mürekkebiniz solmasın..
Tebriklerimle