yağmur aldı götürdü
hava yağmurlu ve ılık
mevsim bahar yeni döşenmiş asfalt kaldırım kenarından süzülen yağmur suyu kibrit çöplerinden kayıklarım ve yüklediğim hayallerim dualardan daha çabuk ulaşır yaradana çocukluk isteklerim. ayağımda kara lastik pabuçlarım içine biriken yağmur suyu şap şap sesleri oyun sebebim. hava yağmurlu ve ılık mevsim bahar el sallarken dönüşü olmayan gidişe öksüzlüğümün yaftasını almışım bilmeden ağlayan gözlerimi yağmurla gizlerken gurbet kelimesi dilimde acı bir tat bırakmıştı. sonbaharda sevmiştim liselimi ilk aşkımdı ilk şiirim,ilk mektubum ilk aşk acısı hava yağmurlu ve ılık mevsim bahardı canayakın lisesinde ilk aşkımı savaş kaptı eminönü meydanı kalabalık dalga sesleri, korna ve martı seslerinde erirken yanımda arkadaşlarım bir de o ergenlik sancım hangi söze kızdım unuttum her şeyi silmiştim uzaklaşırken geride bıraktıklarım yağmur oldular hava ılıktı mevsim bahar. anlamadım o masada neydi işim yanımda son sevdiğim kapıdan girerken içeri terk etmişlerdi gençliğim,özgürlüğüm bir evet’e bir posa, ismine adam dediğim hava yağmurluydu ve ılık mevsim bahar başımın belası bir durum |
ruh biraz yorgun
biraz tedirgin
keşkelerden usanmışlık işte
iyi geceler