yüzünde ki küçük çukurlarda
ruhunun gözlerini gizleyen,
yaşlı bir adam ve kadının

yabancı bakışlardan sıyıramadığı
o derin korkulara kapıldım.

işte bu yüzden;

her soluğunda koparmaya çalıştığım nefesin
zahmetine katlanıp,

aklımı bezdiren
kirli ve düzensiz yaşama karşı
daima düşmanım.

şu zamanın ihanetine uğramış
bedenin içini
başka heyecanlarla
dolduracak vakitler
tükendiği an,

ben hangi mesafeli bakışların çağırdığı
o yaşlı gözlerden
uzak duracağım.

ve kendine yakın bir
yaşamın izini süreceğim koşulsuz;

siz söyleyin ;

ölmekten kolay ne var ki
felek azimli bir elçiyken
ve insan hep borçlu
kalmışken yaşama.

uzaklar merakla bekliyor
zamanın kamçısınıa
müptela olmuş
ruhumu koparmak için,

kim anlar ölümün geldiğini
zamanın gözlerden düşeceğini
ağızlara ekşimsi bir tat bırakacağını.

bu soğuk güdülere ısındıkça
merhamet aklımın ağzından
tükürüyor kendini

tıpkı zevki arayan
şuursuz aptallar gibi ,

Ey ! hayatın ve zamanın yüce sahibi;

üzerimde ki ağırlığı toprağa
ve ruhumda ki
bütün gerçekleri
sana teslim edeceğim gün.

beni koparmaya çalışacak
o karanlık çirkin gözlerden koru;

çünkü ben içi kötülük kokan
o zengin, hırslı,
kültürü bozuk
insanlardan değilim,

en azından hep seni aradım
kırılmalara yakın
sahte dualara sığınmadan.