Şu kira denen illet tak edince canıma Yanaştım tanıdık bir emlakçının yanına. Adam gayet kibarca şansımı araladı Elindeki evleri övgüyle sıraladı.
Dedi; “Tam size göre bir ev var ki elimde O evin güzelliği sakız oldu dilimde.” Şunlara bakın diye birkaç fotoğraf verdi Merakım gitsin diye az uzaktan gösterdi.
Nasıl oldu bilmeden vardık hemen bankaya Teslim ettim parayı hiç bakmadan arkaya Birazcık tez canlıyımdır yoksa çabuk bıkardım Henüz akşam olmadan tapuyu da çıkardım.
Öyle mutlu oldum ki, bedava ev bulmuşum Daha evi görmeden ev sahibi olmuşum. Bir elimde tapu var diğerinde anahtar Yürü Mustafa Doğan artık seni kim tutar?
Ne kadar borcum varsa hepsini de eledim Hemen eve koşarak hatuna müjdeledim. “Bir de biz baksak” diye hayıflandı birazcık “Aman hanım ses etme keyfim gelmişken azcık.”
Biraz tedirgin kaldı zavallı ilk etapta Avrat sözüyle işler olmaz bizim kitapta Çoluk çocuk şen şakrak neşeyi bölüşerek Apar topar yollara koyulduk gülüşerek
Neyse ki yol eridi belirdi bizim hane Görür görmez şatoyu döküldüm tane tane Şaşırıp sendeledim bu ev o ev mi diye Dilimin hiddetinden gitti edep terbiye
Hafiften şiddet görüp sanki büzülmüş gibi Görmeyince güneşi korkup üzülmüş gibi. Kapı değil mübarek bez çeksen daha iyi Bizimki sinirinden kuramıyor cümleyi.
İçinde camı sağlam iki tane pencere Bol bulup da sürülmüş yağlı boya her yere. Bilmem hangi milattan eser kalmış burası, Yarım metre toz toprak koridorun arası.
Evin duvarlarında yer yer kuş yuvası var Hani biraz zorlasan içine kafan sığar. Ne bir korniş takılı ne baca var ne piriz Maaşa tedbir konmuş artık biz bizi yeriz.
On sekiz yıl hasretim bu hâlime şaşırdı Merdivenden inerken sandım ki ev hapşırdı. Eyvahlar şaha kaktı panik hali cüssemde Hanımın tokadını hissetmedim ensemde
“Vallahi” dedi hatun; “taşınmam ben bu eve Babam evine bile giderim seve seve. Sabrımı daha fazla sınama ne olursun Ben kiraya razıyım bu ev yerinde dursun.”
Eski ev sahibimiz belki affeder diye Aldık zücaciyeden birkaç küçük hediye. Varır varmaz kapıya; bizi oldukça gerdi. “Az önce bir gurbetçi üç yıllık peşin verdi.”
Attım kendimi yere bizim hanım bağırdı Korkudan telaşlanıp ambulansı çağırdı. İşte tam bittim derken söyleniyordu hanım “O eve de razıyım yeter ki ölme canım.”
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kiracı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kiracı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İlahi hemşerim bu kadar tedbirsiz olamazsın, evi görmeden almak nasıl bir iştir ya ev marsta olaydı)) nasıl çıkacaktın marsa, Allah'tan ki dünyada, emlakçı insaflıymış hiç değilse! Harikasın valla nasıl da gülümsettin tam da rahmetli Kemal Sunal şaşkınlığında bir senaryo olmuş, ellerine yüreğine sağlık kutluyorum, şen ve esen kal...
Mustafa ağabey harika bir çalışma dinledim. Dinlemekle kalmadım, sesli çalışmayı da indirdim. Arabada da dinlemek istiyorum müsaadeniz olursa. :) Hani hiç arzu etmem ama, umarım yaşanmışlık değildir. Sadece zihinsel kurgu olduğunu düşünerek rahatlıyorum. :) Çok sağlam bir çalışma. Toplumsal mesajı, güncel konusu ile ilgi çekici bir eser olmuş. Bu tarz size yakışıyor ağbey. Umarım devamı gelir. Saygılarımla.
Bütün emek verenleri tebrik ettim de...İnşallah kurgudur dedim... Hem toplumun yarasına parmak basıp hem güldürdün bizi.. Başarıların daim olsun.Selam dua ve sevgilerle kardeşim.. ESRA
okunmaktan çok dinlenilenilecek bir çalışma olmuş, emek yok sayılmamalı. Erdal bey'e hele de Elif hanıma bayıldım:))Bütün beğenilerim sana ve emek verenlere, seslendirme çalışmasına.
İşte bir Mustafa Doğan şah eseri Hiç şaşırmadım şiir tiyatro mizah ve çok üzün sürmez bir sinema filmi karşıma çıkarsa hiç de şaşırmam Tebrikler hocam Belkide bir çok kiracının elcisi oldun :)