KÖR MÜSÜN?
Be hey münkir niye inkâr edersin
Yaz ardından kar boran var kör müsün? Her günahta sanma ki kâr edersin Saklasan da bir gören var kör müsün? Boz bulanık sudan çıkıp azarsın Gönül yapmaz, yakıp, yıkıp bozarsın Şirke batmış sığ sularda yüzersin Dal uzatan, el veren var, kör müsün? Kimse gelmez bu âleme akitsiz Çulsuz doğar, gider çulsuz, nakitsiz Yaprak dahi kıpırdamaz vakitsiz Bu düzeni bir kuran var, kör müsün? Nazâr edip kelebekte desene İkrâr ile SÜBHÂNALLAH desene! Utanmadan bal beklersin her sene Çiçeklerden öz deren var kör müsün? Aklı olan yola çıkmaz azıksız Konar…Göçer; „Eyvah, keşke, yazık“sız Yüz gördün mü yetmişinde, çiziksiz Hakikati haykıran var, kör müsün? Şükür bekler her bir uzuv, her beden Zannetme ki bunca nimet haybeden Ecir çıkmaz cürüm dolu heybeden Zerki zehir, ağ ören var, kör müsün? Ne dolarsa amel kabın, küpüne Mahşer günü odur sızan dibine Sarılmışsın lânetlinin ipine Urgan çürük, kemiren var, kör müsün? "Emir kulu" kapı çalar bıkmadan Vardığında çekip gitmez yıkmadan Kendine gel "kuş kafesten çıkmadan" Defterleri bir düren var kör müsün? Beden denen her can için bir araç Düşündün mü vazifen ne, ne amaç? Diyorum ki "tehlikeli bu yamaç!" İrâd/eden bir fren var kör müsün? Gerek var mı her rüyâyı tâbire? Er ya da geç yollar çıkar O Bir’e Mezar yeri kazılmakta habire Her kabire bir giren var kör müsün? Şeytan mâhir, gezer elde hediye Bekler, insan her emrine "he" diye Onca elçi, bunca siren ne diye Hem Muhammed(sav) hem Kur’an var kör müsün? Mecit AKTÜRK Berlin, 07.09.2014 |