KAN TÜKÜREN KALEM
/
Kalem ve kelamdan eştim derdimi, Söyleyemediklerimden d/ilim yandı, Tutamadıklarımdan ellerim parçalandı cebimde, Kalbinin kıblesine dönmüşken yüzümü, Misyoner bir rahip gibi tövbeme tükürdün. Ben hala Bıraktığın gibi, Başım iki elim arasında mahpus, Ve yüzümde kadın izleri Bir bir beni yargılıyor, Dar ağ/Açları belalı kuşlar gibi Başımda dönüyor. // Unutuش Senin yüreğinde, Şaire keş bir ölümdü. Ve şiir o zaman tabuttu, Nefesinin selasında ürkünç bir melodi, Alıp götürür beni kimsesizler kabrine, Yumuşak pekte ünsüz harfler, Taşırken şiirimi sırtında, İsminden düşen bir harfin çivisine takıldı ayağı, Mezara gitmek isteyen bir ölü, Ölüsünden kaçan bir mezar, Örtüyor günahlarımı. // Mecن Hayıflanırken aristokrat aşkına, Yanmış bir kütüphane rafında buldum, Terk-orasinin mushafını Hayat üstüme sağnak sağnak yağarken Göğsünün mabedine sığındım. Gecikmiş sabahlardan bahsediyordu masallar, Gecikmiş masallar dinliyordum ninemden. Öçtüm bildim. Geleceğe öldüm. Nöbetçi_Piyanist |
şiir su gibi..