SANA DAİRKırılgan bir çocuk yüzüyüm sadece Sensizliğin getirdiği Hüzünle dolduruyorum kadehimi Ve her gece Hasretinle öleceğimi düşünüyorum Biliyorum Seni özlüyorum Ama anlıyorum ki Hiç kimse özlemden ölmüyor Ve ben Bunu anlar anlamaz Seni duvarlarıma gömüyorum Resimlerini ters çeviriyor Gözlerimde ki sana ait olan bakışlarımı Tavana değil Karşımda ki duvara gömüyorum Belki her an düşebilir endişesi var Bakışlarının yüreğime Oysa seni gömdüğüm duvarda Hala sana hasret yaşıyorum Hasretliğinle yok oluyorum günden güne Senle yürümek isteyip de Yürüyemediğim yolları görmez gözüm Başında taç diye düşlediğim Beyaz, masum papatyaları sevmez oldum artık Önceleri senin adında bir çocuk görünce Dayanamaz saatlerce severdim Şimdi geride kaldı tüm sevmelerim Tabelalarda ki ismin bir şey ifade etmiyor bana Artık kırılgan şiirlerde yazmam Kavuşturma şarkları da dinlemem Sana dair ne varsa Ateşe verip Küllerini okyanusa bırakıyorum Yitirilmiş bir aşkın külleridir onlar Nereye gideceklerini biliyorlardır Ama bir daha bir araya gelmezler Çünkü o düşleri O umutları O güzelim aşkı perişan ettin Artık o aşkın umudu kalmamıştır Düşleri kalmamıştır Her biri birine sırtını dönmüş Dönülmez bir yolcuğa çıkmıştır Artık gölgesi vardır bir tek bu aşkın Geceler boyu yalnızlığıma eşlik eden Sokak lambalarının Tiz ışığında Hayalini oturturken yanıma Eski bir bankın üstüne Sana türküler mırıldanırken Hafif başını omzuma Dayadığın gölgen durur o parkta Ve ben hala hayalinle otururum o parkta Ama artık Sen yoksun ya hani Hani bir daha olmayacağım dedin ya Bende küstüm hayaline Bir tek gölgesi kalsın bana yeter O gece lambasının altında Paslı bankın üstündeki masum gölgen kalsın yeter Ben artık seni istemiyorum çünkü Biliyorum ki aşkımın gölgesi yeter bana…. |