SEVGİLİYE YALNIZLIKkitap kül tütün çay gece ve aşktan arta kalan ne varsa elimde avucumda yüreğimin kırsal utangaçlığında hüzün çağırıyor şiirler çağırıyor kent çağırıyor yüreğin yangın yeri kapının dışı sis soluyan sokaklar içerisi yalnızlık zemherisi ve uzak çok uzak bir çift gözün gözlerimde susarak demlenmesi duvar sandalye masa toz ve gerisi dağınık resimlerle çocukça bir dertleşme perdeye dökülüyor yağmurun gölgeleri camın yüzünde yürüyor ıslak adımlarıyla gelse diyorum gelse yağmurun sesiyle gözlerim damlalara yaren sarılsam yırtarak yalnızlığı ah dağılsam dizlerine dağılsam bileklerine ah gelse gelse yağmur camda yığılır iki beden yığılır özlem ... şehirlerarası yol peron önü aşk dilenmek gelmemek en çokta gelmemek tükenmek başı elleriyle kapalı sımsıkı sarılmak paltoya bir tütün ağır öksürük rüzgarın anne gibi okşayışı denizin baba gibi kokması kalmak bir başına diriltmek içindeki ölü umutta sevgiliyi gece kuşu alçak uçuyor kente vapurun ardında İstanbul kapamış elleriyle gözlerini şehir kapanmış kalabalık bir ben şuursuz dalgalara vurgun birde akreple yelkovanın meczupluğu durmadan hiç durmadan acıyor solum dur dur biraz dur ! kabuğuma dokunma sevgili dokunma dur tramvaylar düşüyor aklımın raylarından kör kütük sevda zulam sağır ayyaş hasret dilsiz puşt bir sensizlik gözlerimden akan dur dur biraz dur gece dur beni hemen sabaha def etme ...! |
Asilik aşkın şanındandır.
Final noktaydı kesinlikle...
Okumak keyifti :-)