HAYKIRIŞ
Şimdi bir uçurum kıyısındasın
Çaresizliğin ve geçmişin girdabındasın Bataklığa düşmüş gibisin, çırpınıyorsun Ve çırpındıkça batıyorsun Sana uzanacak bir dal bekliyorsun Elinden bir şey gelmiyor, sadece ağlıyorsun Hesap soruyorsun kendinden Yalan ile doğrunun, hayal ile gerçeğin Yol ayrımındasın, Bir umar, bir çıkar yol arıyorsun Ancak maziye dönüş yok, bunu sen de biliyorsun… Tozpembe hayalleri zaten unutmuşsun Kâbuslara bile hasret düşlerin Uykusuz gecenin tam ortasında Kan ter içinde kala kalıyorsun Haykırıyorsun; Haykır şimdilerde haykırabildiğince Avazın çıktığınca bağır Kimse duymayacaktır sesini, biliyorsun Geçmişin vebalini taşıyorsun sırtında Günahlarını damla damla gözlerinden döküyorsun… Mutluluk trenini dünden kaçırdın Son istasyonda son treni bekliyorsun Ama gelmeyecek, giden son trendi Nafile çabalıyorsun, Şimdi koynunda sevgili yerine pişmanlığını Ve o pişmanlığın sızısını saracaksın Onunla ulaşacaksın zevkin doruklarına Çığlık çığlığa kalacaksın Ve gözlerini açtığında Sadece yalnızlığını ve hatıralarını bulacaksın… Bulutlar ve gecenin siyahı seni duyan, biliyorsun Boşuna bu haykırış bu isyan, susuyorsun Konuşmuyorsun, Lâl olmuş düşlerin Hesap soruyor kırdığın hayallerin Aynadaki bir yansıma Ve sadece ferden ibaret gözlerin, Muhakeme zamanıdır kendinle İdam ilmeğini ellerinle boğazına geçiriyorsun Son pişmanlık fayda etmiyor Sen bunu ancak son günlerinde anlıyorsun Mazi sana kapattı yollarını Sen daha neyi bekliyorsun… |
Tüm şiirler gibi muhteşem kalem hep ilgimi çekmiştir hissederek okumak saygılar