Sana Geleceğim Küçüğüm
Aklıma hep gözlerinde intihar ettiğim geliyordu,
Küçüğüm, Meleğim, Titreyen elim, Üşüyen kalbim, Susan dilim, Sağır kulağım, Gitme sen uzaklara, Bir gün çıkıp sana geleceğim. Teninin solukluğunda yeşerteceğim. Kuruyan buğday tanelerini. Üzülme sen küçüğüm. Yıkma kendini, Yıkılma, Dayan, Puşta bel bağlama, Fesatçıya, fırsatçıya soldurma sevinçlerini, Sakın sen gitme küçüğüm. Bir gün çıkıp sana geleceğim. Sen uçurtmanı uçur, Ve bozkırlarda koş küçüğüm. Bir kardelen büyüyor içimde. İçimin buzullarında, Seni düşünüyorum. Seni ne kadar çok sevdiğimi. Dudaklarını düşünüyorum. O boyasız dudaklarını, Hiç öpemediğim dudaklarını. Rüzgara karşı yürüyorum küçüğüm. Rüzgarı içime aldım. İçimde rüzgar esiyor. Sen üzülme küçüğüm. Mapuslar, Demir parmaklıklar, Kör kapılar, Beni esir alamaz. Bir gün çıkıp sana geleceğim küçüğüm. Toprak çatlayana, Denizler kuruyana, Güneş batıncaya kadar. Gökyüzünü bıçak bıçak yaracağım. Ve sana koşacağım küçüğüm. Sana geleceğim. Üşüyorum küçüğüm. Çok üşüyorum. Sonra susuyorum. Dilim tutuluyor. Sarp kayalardan düşüyorum. Ve aklıma hep gözlerinde intihar ettiğim geliyor. Oysa gözlerine tutunmuştum. Dicle’nin Fırat’a tutunması gibi. Sen gitme küçüğüm. Sen gidersen, Ben kaybolurum, Yok olurum. Hem kim tutar ellerimden. Ben senden başkasının elini tutamam küçüğüm. Sen gitme, Gitme sen küçüğüm. Bir gün çıkıp sana geleceğim. Sona, Sona geleceğim küçüğüm. İbrahim DALKILIÇ 22/06/2014 02:50 İstanbul |