duruldum
adına bir düş kurmak yordu
ve sana dair yaşanılacak ne varsa heybeme doldu. Faşistlik denir bu kavgaya meydandan zarifçe itelenirsin kaldığın o tenha sokakta debelenirsin diyeceğim o ki; gitme özlenirsin. uçsuz bucaksıza uzanınca ellerim, bulamayınca ellerini şimşeğini çakınca gökyüzü bir bakmışın ki hüznünde kalmış öteki yüzü. öfkeme milattan sesler deyince, bitecek mi sandın bu endişe ülkenden güzel kızlar geçerdi, saçları ince çapkın çapkın gülerdin, sessizce. dünyaya bir dokunuştu bakışın şairler gibi diri kalmışsın ya işte! pörsümüş kağıtlardan, tükenmiş kalemlerden yorulmuş kelimeler tuttum. hepsi bitince karşına geçtim duruldum. içimden rayları eskimiş trenler geçiyordu hiç unutmam aylardan hazirandı ama ellerim titriyordu. bana bakıyordun ürkütülmüş çocuklar bakışlarında ağlıyordu bir heyula kıyameti koptu yamacımda ağaçlardan kıpkırmızı kirazlar toplanıyordu ama şimdi tam karşımdaydın Doğunun ayak sesleri batıdan duyuluyordu. hiç unutmam gözlerin bütün evreni kuşatıyordu. Hangi devrimin yanlısıyım bilmem sayılar zamandan seçiliyordu karşımda durmuştun öylece kötü şiirler mürekkebi yalıyordu. bütün plakları parçaladım ama gözlerin hala karşımda duruluyordu tan yeri belirince döndün ülkene delilik aklımda sabahlıyor gittin ama gözlerin ruhumda konaklıyor... / koyu siyahlı. |