SOMA DA CAN VERDİK
Bilir misin yer altında yaşam nasıldır?
Toprağın damarını, Kan diye akan alınterini, Kömür karasını bilir misin? Bir ekmeği kara ellerle böldüğümüzü, Yüzlerce metre yer altında, Güneşten habersiz, Alın teri dökmek nasıldır bilir misin? Sen güneşe bakarken gözlerini kamaştırarak. Benim gözlerim kömür karasından görünmüyor. Senin ellerin kuşlara uzanırken, Denize uzanırken, Göğün mavisine uzanırken, Ben karanlığa uzatıyorum ellerimi. Ne tutsam karanlık. Ne yesem karanlık. Ve ne içsem karanlık. Başımda baretim. Elimde kazma. Kara elmas arar gözlerim. Gözlerim ki; Kömürden kara, Oysa mavidir gözlerimin rengi. Siz bakmayın üstüm başım kömür karası olduğuna, İçim de kocaman bir deniz var benim. Adıma madenci demişler. Oysa benim adım Ahmet, Mehmet, Ali dir. Siz ısınasınız diye, Canımızı dişimize kattık. İndik maden ocağına, Vurduk kazmayı, Bir lokma ekmekle doyurduk karnımızı, Bir cigara içmeden, Mola nedir bilmeden, SOMA da can verdik. Güneşten habersiz.. İbrahim DALKILIÇ |