BİNDİK BİR ALAMETEBindik bir alamete, yolcuyuz kıyamete! Allah bilir bu yolun sonu selamet midir? Her nereye sarılsak uğradık akamete! Bilmem olup bitenler hayra alamet midir? Atı alan geçiyor Üsküdar’dan öteye! Ağzı olan konuşur, söver cedde, ataya... Fazla konuşan düşer her sözüyle hataya, Yoksa başa gelenler tam bir vahamet midir? Öyle sözler vardır ki, kalbe saplanan oktur! Doğru söze ne denir; dilin kemiği yoktur... Ama öyle dil var ki, öldürdüğü pek çoktur! Bunları böyle bilmek sanki keramet midir? Dine sözümüz olmaz, haşa ki, sümme haşa! Ama hep bezirganlar geliyor her dem başa... Sonra da kefereye oluyorlar ya maşa! Bilmem başa gelenler küllün melanet midir? Baş olan dur deyince, duran varsa bir benim! Suçsuz günahsız ölen kimse o kabir benim! Haklılar sürünürken, haksıza sabır benim! Geldiğimiz yeni gün, bilmem kıyamet midir? Taraf olmayanları tutup bertaraf etmek, Masumları çürütüp, suçluları affetmek... Milleti çiğneleyip yurt çapında gaf etmek; Acep adalet midir, yoksa dalalet midir? Karaman-2014/04 TDK: akamet: kısırlık, verimsizlik, başarısızlık, sonuçsuzluk... vahamet: güçlük, korkulacak tehlikeli durum... melanet: büyük kötülük, lanetlenecek iş veya davranış. dalalet: sapınç, sapkınlık, doğru yoldan ayrılma. Halil Şakir Taşçıoğlu ÜSTATLARDAN: Sesi duyulur gibi, şansböceği yakında, Söylenilen sözlerin özeti en altında, Duymak istemeyenler, acı duyar yakında!? Bunca gaf edenlerin, sözü nedâmet midir!!?. ................kadiryeter |