EŞEKNAME (HARNAME)
Eşekname (HARNAME)
Kervanın önüne geçiyor diye Ulemâdan sanma, o yine eşek. Yamacın meylini ölçüyor diye İcâzet verseler, o yine eşek... Eşeğin sırtına yüklesen kitap Sanmaki okur da düşer o bîtap. Günbegün ıslatıp versen de kap, kap Hepsini yedirsen, o yine eşek... Süslesen, giydirsen bembeyaz ipek Yüklesen sırtına top ile tüfek! Salsan dağlara yer, kurt ile köpek Kırk yıl tâlim yapsa, o yine eşek... Takılsa beline, gümüşten kemer, Boncuklar bağlansa hep damar, damar. Vurulsa sırtına, altından semer Ne anlar altından, o yine eşek... Bir insan öldümü, kalır eseri. Göçen bir eşekse, ondan semeri. Nallarıyla çizse bastığı yeri, Eser mi yazacak, o yine eşek... Konulsa önüne üzümlü hoşaf, İçer de suyunu bakar hep saf saf.. Bırakır daneyi, yemez el insaf Hoşaftan ne anlar, o yine eşek... Varsa yoksa onun meşhur inadı Bilmeyen mi var ki, eşektir adı? Dünyayı yüklesen, bitse takadı Ağzıyla kuş tutsa, o yine eşek... Antalya-2007 Halil Şakir Taşçıoğlu |
Şiirde tarif edilen Eşek ,hayvan olarak masumane bir şekilde insanlara hizmet eden ve bigünah Eşek değilki!..
Etrafımıza baktığımızda şiirde tarif edilen eşeklerden bolca görmek mümkün.
Bazen de bu faydalı hayvana haksızlık ettiğimiz de olur, ama maksat burda üzüm yemektir ve şair insanlara şairce ve inceden ince uyarılarda bulunmaktadır diye düşünmekteyim...
Tebrikler.
Selam ve saygı ile.