Küçük insanlar
Zaman zaman mutlu, zaman zaman mutsuz
koskocaman dünyanın küçücük insanlarıydık Ufacık yumruktu tek yüreğimiz kardeşçe atan ellerimiz çilek, ayaklarımız toprak kokan Gölgeli ormanın ağaç eteklerinde kavak ağacının tam dibinde ahşap bir ev bulduk içinde ah bir güzellikle bizden daha da küçük insanların yaşadığı Çizgi filmiydi izlediğimiz Hayao Miyazaki yapımı Sihirli her fırçası yeşili sarısı bir de küçük bacası Ne oyunlar kurduk ne hayaller boyadık o evin bahçesinde yıllarca kardeş kavgalarıyla kahkahalarla Gizemli ormanımızın çocuk maceralarında Büyüdükçe ağaçlar mı azaldı? Ne bir çam kokusu ne de bir dal gölge? Bir park vardı İstanbul’da, sanırım Gezi’de Yıkmak istediği, yıkamadığı hemen kenarında genç fidanları Asitli sularla suladığı Koskocaman dünyanın koskocaman insanı yıkar döker yakıp geçerken kendine ne türlü yollardan hak veren karanlık canlı Az sonra kurudu heryer birden ve anladık ki biz unuttukça sahiden küçük dostlarımız suluyormuş ağaçları seve seve Onlar örüyormuş kavak köklerini birbirine masallarımıza orman olsunlar diye |