IŞIKLI AĞAÇLARA ÜFLENEN DUALAR
Kalın köklerinde yapraklarını sımsıkı saran dökmeyen ağaçların kutsal sayıldığı Pagan döneminde ölümsüz yaşamın simgesiydi bu ağaçlar
Eski Mısır Çin Yahudilerin önünde eğilip büküldüğü yaşam simgesi bu ağaçlar ölümden korkan insanların tapınağı idi,bunlar nesnelere tapınan kıyamet gününde bu taşların şahitliğine inanmış kişiler idi.. Sonraları Hristiyanlığın yayılması ile birlikte onlara göre inaçlarında şeytanları korkup bu ağaçtan ve ışıklardan korkmalarını sağlamaktı ağaçlara bir şeyler asmak süslemek geleneği cennet bahçesindeki elma ağacı tasviri üzerine çıktı, çörekler şekerlemeler mumlar astılar bunlar batı Alman’ lardı sonra göçmen Alman lar Amerika ya bu geleneği taşıdı derken Avusturya ,İsviçre Polonya Hollanda Japonya Çin dünyada gelenek haline geldi çocuklara hediye bırakan Noel baba ise Antalya da Demre Myra Piscopos Nicolaya kökeni uzanır efsanelere göre kuzey kutbunda yaşar oyuncaklar yontar bacalardan evlere ren geyikleri ile ulaştırır Afrida ’ nın yaşam satırlarında ise hayat ayrımcılığı ırk değil ama din konusunda yapmaya başlamıştı bile,karşısındaki doğrular diğerine yanlıştı, yılbaşı akşamı yemeğe davet edilen Yasin ben o gece et yemeyeceğim dedi sadece meyve hazırlayın bana anlaştık mı? niye ? Afrida gülümsedi domuz eti yok ki hindi var hemde fırında kocaman kızarmış bol bezelye ve havuçlu, dinim müsaade etmiyor ısrar etme bakalım küçük hanım sadece meyve ve şekerleme kahve bana yeter ÜFLEDİĞİM DUALARIN ÖTESİNDE Dionysos emredince kan kırmızı şarap sızar dudaklarından oyma tapınakların etrafında toplanırlar kutsal saydığım taşlar baş ucumda nerede huzurum gösterecek tanrılar tanrıçalar istediğim doğruları artık ben yazacağım şimdi tanrıça benim rengime boyanacak kıyamet gününde konuşacak ızdırabımı yazacak kutsal taşlar heykellerde resimlerde doğanın her yerinde Afrika bağıracak halimizi gördü ağlıyor yardım edecek kainattaki tanrılar enerji verecekler evimin her köşesinde şimdi mutluluğu yükledim bize dokunamayacaklar kontrolünü kaybetmiş zihnim onlara hizmet eden köleler benim inancımda olmayacaklar şaşırdım mı ben yoksa beni boşluğun ortasına iten kim? başka güçler mi yoksa sardı şu bedenimi nedir bu kin?nedir bu öfke?bende bitmeyecek mi? diz çökerek şimdi ışıklı şu ağacın önünde kendilerine yazdığı beyaz sayfalı dinleri itip kendi dinimi kara kalem kömürüyle belki de ben yazacağım bir paganmıyım ben ? puttan taştan ağaçtan hangi sesi ararım? canlansın ses versin bir çare bulsun diyeydi oysa dualarım BEN AFRİDA DOĞRULARI ARARKEN BİR IŞIKLI AĞAÇ SOĞUK BİR HEYKELİN ÖNÜNDE NİYE YALVARIRIM? EYVAH İŞİTEMİYORUM NİYE CEVAP VEREN YOK? OYSA BEN ONUN SESİNİ ARARIM AFRİKA’LI MODACI AFRİDA’NIN AŞK HİKAYESİ |
BEN AFRİDA
DOĞRULARI ARARKEN
BİR IŞIKLI AĞAÇ
SOĞUK BİR HEYKELİN
ÖNÜNDE NİYE YALVARIRIM?
EYVAH İŞİTEMİYORUM
NİYE CEVAP VEREN YOK?
OYSA
BEN ONUN SESİNİ ARARIM
yne güzeldi can güzel anlatımdı
saygımlasın