KRAL ŞAMDANI
Kral şamdanı
Çifte Senaber den süzülerek etekleri yıkıyan ışıklar Kuşaklıyaka yorgun Paşaçayır tepesini hiç sormayın Cennetkaya ‘da başladı şarkılar bestelemeye Rasatdüzü hüzünlendi rüzgarlarını astı portelere Belirli belirsiz kızıl mavi turuncu sabahı böyleyse of akşamı nasıl söylesene Hangisini sayayım yüzlerce bitki ama var ya şu kral şamdanı Temmuzda görünenler birden bana niye belirdiler? Dünyanın hiç bir yerinde yok otuzbir çeşidi buraya özel Dedim ya ne şanslı şu Leyla Burada evin olması cennette olmak gibi bişi o kişinin oksijeni bile özel Arada kıskanıyorum mu ben ne bu kızı? Aslında sır aramızda bu kız çapkın gönül hırsızı Nasılda yanıyor Ferhat abi acımadan sıktı aşk kurşunu Ateşi söndürse keşke şu buz gibi Aras gözü Buz gibi akan şu Aras şelalesi Dedim ya şu aşk dediği Kayın ormanlarından geçip köknar ormanlarında kaybolmasa Köknar mı desem karaçam mı ? hani fal baksam şu ağaçlar Yok benim falım değişik ardıç diyor minik bir bebekle sürpriz yapar ya ayrılık olursa başımıza dönerse bu kız? Aman Yarabbim Aman Yarabbim vallahi bak külliyen bütünüyle çıra gibi yanarız burnuna iplik değse sinirli olur patlar bir şey söylenmez yabancı biri gibi tanımaz da şaşı bakar bizlere yabani eyvah kocasını evini arar ya kapıda değişik model arabalar ? her hafta sonu bize yemeğe gelir bunlar Ya benim forsum finiş der of ya arkadaşlar kötü bakar oksijen çarpması galiba anne bu anlamaz mı ezbere biliyor mimiklerimi bırak kalemi yardım et işareti istikamet mutfak yine şifreli sözleri kısık göz uçlarına asmış Ah Sarıalan Bakacak seyir terası kaldın yine ilham gölgesinde Izgara kokularına karışırken birdenbire Kral şamdanı bekle beni sağ isem vallahi bak yemin döneceğim yine saloş’tan 1970 ler |