bendeki rehin hayat sende aşk oldutakvimlerde olmayan ileri zamanlara denk geldin saatlerin kurulmasında uykular çalan meczup bir şarlatan ayrı yollara düşmüş sevdaları kutsayan ayinim özlemin aşkta duruşunu görmezden geliyorum kaç iklim kaç yalnızlık acıttı canımı unuttum inan aklımın çatı katında sakladıklarım artık ölü bir merasim gecesine düşen huysuzluğuma aşık oldun oldun ve kurşun ağırı umuttan bir şal attın omuzlarına ben kendinde zifiri bir yalnızlık oynayan kara masal ve içi dışı mutsuzluk satan işportacı bir kandırmacayım ... eksik yanlarımla büyütüyorum hayatın yalan çiçeğini yağmurları dövdüğüm baharlarda suladım onu bir ihanet sapkını bir dalavere düş arkasına bakmadan hayal cinayetleri işleyen vicdanım ben eski püskü anıları yırtıp atmışım kimsesiz hatıralara en ufak bir hüznüm yok inan sen inançsız ruhumun uçurum gülünü sevdin sevdin ve güllerden nefret etmenin en doğal yolunu seçtin kanıyorum ben irin kayıplarım bir boşluk içimde düşünemediğim kadar yıkık gözlerimde görebileceğin dünya yokum suskunum kırgınım kendimden başlayarak cümlesine yitirdiğim tüm kayıpların resminde silik duruyorum duruyorum aklını kiralamış öznelerde kelimeler cümleler harfler rakamlar boğuyorum ve istemsiz mutluluklar geçiyor odaların susmalarından hiç tereddüt etmeden vuruyorum onları bir gece yarısı asabiyetiyle artık beni anladığını anlamak istiyorum elimde közlenmiş bir hayat en ağır celseler arası gidiyorum vedaya ... rüzgar saatin vurmasında esiyor....... |
beren yılmaz tarafından 3/4/2014 11:33:03 PM zamanında düzenlenmiştir.