CANDAN AZİZ BİLDİKLERİMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Çocukluğum da da sevmezdim şubat ayını..doğrusu sebebini de bilmezdim niye sevmediğimin..ama zaman oldu sanki dışa vurum bir hal aldı hayatın gerçeği ve duygularımın dehlizlerindeki sırrı..sevdiklerimi bir bir şubatta kaybetmeye başladım daha sonraları ..şubatta yaşadım daha çok acıları…2007 şubatında can parçam babamı 2008 de de candan aziz bildiğim insan kayın pederimi kaybettim..Şubatın diğer aylara göre kısalığı da ömrün kısalığına işaretmiş gibi bir duygu bırakır bende hep nedesnse..kışın en korktuğum en sevmediğim ayıdır bu yüzden gücük.. " Kayın pederime ithafen.." Ey babam kadar sevdiğim insan Ey babam dediğim kayın pederim Yine mevsim kış aylardan şubat Hiçbir şey olmamış gibi devam etse de hayat Özlememek mümkün mü yaşananlara inat Şairin dediği gibi ; “ geç anlıyor insan taşın sert olduğunu Ateşin yakıp suyun boğduğunu..” Geç anlıyor sevdiklerini kaybedince özlediğini Yani varlıklarının bilinmeyen zenginlik olduğunu geç anlıyor Ve şimdi daha iyi anladım ki Sağlığınızda kıymetiniz bilmemişiz meğer Şimden geri özlemek yada özür dilemek neye değer Bu yüzden düşünüyorum da zaman zaman Yaşanacaklar nerde ,nerde onca yaşanan Oysa ne hayallerim vardı sizlerle geleceğe dair Sam yeli değmiş gazel yaprağı misali Dalında kurudu gitti bir bir umutlarım gayri Yani demem o ki muhterem kayın pederim Yerini tutmuyor ne oğlun ne kızın Dolup boşalmıyor o ev ne kışın ne yazın Senin varlığındaki gibi dolmuyor o konak Ve geri getirmiyor seni ne ağlamak ne çırpınmak Ne düğünde ne bayramda Senin zamanındaki kadar şen şakrak değil Cıvıl cıvıl değil , bahçe balkon Perim perişan her şey hatta tavuk -cücük Sanki sen yoksun diye gitti çatıdaki kuşlar uzaklara Bacağına sürünen kediler neşesiz ser sefil Kapı ağzında duruşlarından belli ki sensiz onlarda mutlu değil Komşular da azaldı biliyor musun...azaldı be babacığım O kahkahaların eksik olmadığı Mutluluk sembolü olan yeşil boyalı evi Acı ve hüznün renkleri sardı sanki Hem öyle ki Sensizliğin kol gezdiği bir dev şimdi O yüz yıllık oda melül mahzun Acı sarmış sanki yüreğini Hep asık durur içerideki resimlerin suratı yani gülmüyor yüzü Ve inanır mısın Sensizliğin soğukluğu daha dışarıdan belli İçi bile ısıtmıyor eskisi gibi Şimdi hepimizde saklanan bir mutsuzluk Dokunsan ağlayacak neredeyse çoluk çocuk Hepimiz melül-mahzun hepimiz ağlamaklı Hepimizin içi buruk hepimizin eksik bir tarafı İşte bu yüzden diyorum ki Kötü zamanda gittin be babacığım Kötü zamanda bıraktın sevenlerini boynu bükük Hayata tutunmak için iki dalımdınız benim Biri can bildiğim insan Bir diğeri candan aziz bildiğin kayın pederim bazen düşünürüm de derin derin İçimdeki fırtınaları ben şimdi kime nasıl anlatırım Sen gelirsin bazen de aklıma Balkonda oturduğumuz günleri daha dün gibi hatırlarım Hani havadan sudan konuşur Sonra siyasete geçerdik ya Kafa yorduğumuza değmez deyip bırakır Bazen dertleşir, bazen de geçmişi yad eder de Tabiri caizse lafın belini kırarken Sen içeri bağırır “ kızzzz çay getirinnn” derdin de Büyümüş edasıyla bardakları kızım getirir Sen de takılırdın ya hani Hatırlıyorsun değil mi Sonra bir baba gururuyla bakar canın kaynar Tüm sevginle öperdin ya yanaklarından Ne kadar mutlu olurdu kızım bu sevgi ve ilgiden Nasıl arıyoruz hepimiz şimdi o günleri Nasıl burnumuzda tütüyor bilemezsin her birinizin yeri Yaşanacak güzel günler var diyorduk daha Ve o yaz gezmeye gidecektik ya Kapadokya ya Olmadı be babam ,olmadı işte Kader kısmet değilmiş demek ki Yiyecek ekmek içecek su bitmiş oysa İkinizde kimseyi almadan çıktınız geri dönülmez yolculuğa İkinizde çabuk terk ettiniz bizleri İkinizde boynu bükük bıraktınız sizi sevenleri Biriniz şubatın on altısında Diğeriniz şubatın yirmi altısında çıktınız Dönüşü olmayan ebedi bir hicrana Tek başınıza arka arkaya Üstelik hayallerinizi umutlarınızı Can yoldaşlarınızı bırakarak başka ellere Ve üstelik hiçbir şey almadan bu dünyadan Hiç bir şey götürmeden kazandıklarınızdan Sen ki kayın pederim, sanki öz babam, Yani candan aziz bildiğim adam Yani gönül bağım ebedi olan güzel insan Bilmiyorum ki sana kimleri nasıl anlatsam Daha doğrusu seni kimlere nasıl anlatıp Hakkında neler yazsam Şimdi her şey ve hepsi bir tarafa Elimden fazla bir şey gelmez belki amma Söz veriyorum her ikinize de Yaşadığım ,nefes aldığım sürece İkinizi de hiç , ama hiç unutmayacağım Ve bilesiniz ki dualarımdan da eksik etmeyeceğim Kaşif Kani ERTURK |