SEVİNCİ AĞDALANMIŞ ADAM
Bir bakışı bakışa, zehir eden kaderi
Gözlerimden akıtıp uzandığım her sabah, Nasıl silecek zaman ruhumda ki izleri Bütün gecelere ben hep ah ! çekiyorum ah Biliyorum acılar, bir bana imiş mübah. Damarımda ezilip, giden günlere düştüm İnlediğim bu şehir, alacak mı kahrı mı ? Bir parça ümit için gençliğimi bölüştüm Benliğimde barınan, hırs huylarken sabrı mı Hangi güzel sancılar, delecek ikrarı mı. Paradan nemalanıp, meydana çıkanları Vargücümle yıkarak ayıklardım kendimden, Yetim malı yiyipte canıma batanları, Kimse kaçıramazdı o meşhur hiddetimden, Ruhumun nişanesi, yeminli nefretimden. Sancılı adam gibi hergün esvabı farklı Sevinci ağdalanmış, dolaşıp duran benim Toprağa el vurupta gitmekten yana haklı Bir acıya bin verip sabah akşam inlerim, Hep hüzünden ibaret perişandır günlerim. Ölüm öğütlenirken, tadına doyulmaz can Yasakları delmenin heyecanını sevmiş, Bütün korkular ise nefis patladığı an O içimde ki iblis, hep bu yüzden dirilmiş, Ümit eden gözlerim, yalanla şişirilmiş. Planlı ve vakitli işleyen ana mecbur Satır arası arz’a uyanıp duran idrak, Tükenip ayılmadan, bu beynime okunur Binbir veballe nasıl çıkılır bu basamak Zor geliyor bana zor, dert çukurunda kalmak. |
beğeni ile okudum
harika buldum
ilhamın bol olsun kutlarım dostça