SEVDALAR SÖZDE KALDI
Bir çay içimlik, sıcak bir kış akşamı
Göğsümde ince bir ağrı ve sen fikrimin ince gülü Yanlızlığım kadar siyah bir gece Gece örtse üstümü günahlarımla Gündüz aydınlatsa dünyamı, sevapların nuru kadar Çocukluğum çalsa en olgun zamanımı Yıllar meydan okusa, en deli çağlarıma Şiir sussa, şair ağlasa, saçlarıma zamansız aklarda dolsa Sevdalar hep sözde kalır Delirir kalem, çıldırır sözler Sayfalar dolar, satır satır aşk nağmeleriyle Kalem gezinir dururda, sayfaların üstünde, Ne şiir şirdir, ne şair o eski şair Kalem susar, şair ağlar ama yinede Sevdalar hep sözde kalır Kahreder yanlızlığa, isyan eder sanki kalem Ve, satırlara dökülür kelimeler Artık, demir almak günü gelmiştir zamandan Havada matem vardır, gözler yastadır Şiir susar, kalem ağlar, şair yasta Ve, sevdası hep sözde kalır Kalmasın geride bir tek kelime Artık söylenecekler söylenmelidir, susmak anlamsızlaşır Satır satır mektuplar yollanmaktadır kimsesiz şehirlere Mektup gider, cevap gelmez Sevdalar hep, sözde kalır Dünya küçük bir hapishanedir Görüşmecisi, soğan almıştır Karanfil kokarmış sigarası O dünyada ,çiçekler gürültüyle açar Çatma, kurban olayım çehreni ,ey nazlı hilal Sözleri, yankılanır semada Akla imkansız savaşlar gelir Arıburnunda, Conkbayırda, Anafartalarda, Seddülbahirde Binlerce şehitin, tekbir sesleri gelir yeraltında Sanki, çatlayacak toprak, fışkıracak insan En onulmaz yaralardan, akacak kanlar Ve, bir anda şiir susar, şair ağlar Sevdalar hep sözde kalır Akla gelirmi Hendek, Uhud, koca Bedir İstanbul, elbet feth olunacaktır derken Bu söz için, toprak deniz olur, gemiler yürür üstünde , Diker surlara bayrağı. şehir düşer AMA ...........sevdalar hep sözde kalır |
Sevdası yangınlı ağıtlarda ki ses çağırır beni.
En kızıl gelincikler açmış yüreğinde Conk bayırının,
Nazlı ruhunda fırtınalar ki,kasırgalara dönüyor,
O Fidanlar kara sevdasına mı çağırır beni ?
Kutlu yüreğin kutlu sözlerini okudum.
Şair,yüreğiniz var olsun...