1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
374
Okunma
Suskunluğum bir çığlıktı yüreğine duymadın,
Rüzgarlar bir fısıltıydı hissetmedin,
Yağmur bir göz yaşıydı görmedin, ‘’vazmıgeçtin’’
Aşk inattı, her yıkılışta tekrar ayağa kalkabilmekti,
Aşk kardı soğuktu inadına kar altındaki kardelendi
Sonbaharın sarısı, hüznü, hazanıydı
Aşk toprağın derinliklerindeki fay hattıydı
Öyle şiddetliydiki sarsıntıları, hissetmemekti
Aşk yunusun ayak sesiydi’! Eyüp sultanın tefekkürü
Aşk sırtında tuz taşımaktı sırtını yakmasına oluşan yaralara aldırmamaktı
Aşk Mevlana misali sema dönmekti
Aşk kimi zaman ferhatın dağı delerken inlemesiydi
Aşk nesimi gibi yanmaktı, ateşe uçmaktı
Aşk sevdiğinin kucağında dişleri çekilirken Kerem misali tebessüm edebilmekti
Aşk bazen Nasrettin hoca misali gülmek güldürmekti,
Aşk her lisanda farklı olsada her gönülde aynıydı
Aşk 29 harf yetmediğinde 30 u zorlamaktı
Seninle aşk Hiçbir zaman gökkuşağının yedi rengi olmadı
Yada masmavi bir gökyüzü hep gri hep soluktu
Bazen aşk hangi şarkının çaldığı değil sadece senden bana gelmesiydi
Sana hoşça kal ‘’diyemiyorum’’ çünkü ben sadece ‘’yazabiliyorum’’
H-o-ş-ç-a-k-a-l
5.0
100% (1)