Okuduğunuz
şiir
5.2.2014 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Hayrola
Tanrısı elinden alınmış ve dişleri sökülmüş, yemesin diye kendi kendini gözyaşları terbezleri ile silinmiş yasadışı elmacık kemiği yitik bir adem havvası ayaza kesmiş bir kadın, adım
Dünya âmâ bir anadan doğmadan evvelde kargalar düşleri gömüyordu aklıma aklımdan "hiç" çıkmıyordu gıkım çıkmadı
gözleri şehla bir gezegen aklımı başımdan alıyordu raks için fazla derin boşluğunda gözçukurlarımın
günlerden yeni yetme salı aylardan patlat masalı dejavu bir şiir dişlerimden tartar topuklarımdan mantar topluyordu üç gece üç kunduz rüyamda -kaşla göz arası- düştüm anılarım yara bere
imgelerimi yuttum her akşam t/ok kalbime fiillerini kopardım tüm papatyaların miyor viyor , miyor viyor kediler çığlık çığlığa sev söv, sev söv kaçırdım kedileri tin pazarında
bir şimşeği çaktım duvara sonra resmini astım darağacımdan yaprağım dökük
hızına yetişilmeyen dilleri vardı zihnimin lazerle aldırdım, iz bırakmadım
ölüleri söküp toprağın bağrından ölüm’ü gömdüm inanmazsan ölümü gör
susmadım, susamadım derimden yırtık pırtık bir ilkgençlik kazıdım jiletle ötenazi hakkı olmayan geçmişin ödünü patlattım dişlerimin arasında şımarık asaletim küme düştü çöp’ten düş’dü
yola devam, gidiyoruz şimdi hayra yormak için gerçeği
Hayrola
Ahirzamanmeleği 5 ş-bat 2014 saat ; dün ki bu zaman
Şiirimi ’Hayra Yoran’ Tüm Dostlara ve Seçki Kuruluna Teşekkürlerimle. :) ♥
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yüreğinize sağlık hakikat leri hayra yor rüyada olsa hayrola demek belki güzelleştirir şerleri senin benim elimde değildir belki ama rabbım güzelleştirmek isterse birleştirir tüm ortak güzellikleri
Uç noktaları gösteren rumuzlarla bezenmiş güzel bir eserdi sitede hakkını verecek günün şiiri seçmiş şiiri ve senı kutluyırum. Arkadaşım .. Gönüldesin..
Açıklanacak bişey yok aslında.. Kavramların anlamı doğru şekilde bilinirse, yalnış da anlaşılamaz doğal olarak.. Tanrı, rab, ilah, hak, Allah. .. Hepsinin anlamı farklıdır.
Açıklanacak bişey yok aslında.. Kavramların anlamı doğru şekilde bilinirse, yalnış da anlaşılamaz doğal olarak.. Tanrı, rab, ilah, hak, Allah. .. Hepsinin anlamı farklıdır.
Sigarayı bırakanın yanında sigara içilince kaşı gözü dönüyor. Ben bir kaç kez şahit oldum. Böyle ciddi ciddi yanına oturup sahtekar içicilikle nikotinerjik reseptörlerini deşarj ediyor. Bugün son sınavımı bitirip faceyi açtığımda duvarımda bir şiir gördüm en başta, teneŞiir. Tekrar okudum okurken kaşım gözüm döndü, elim ayağım titredi. oysa o şiiri okumuştum ama nasılda özlemişim kokusunu. Sonra hemen edebiyat defterini aötım birde ne göreyim ahirzamanmeleği 'hayrola' isimli bir şiir paylaştı.. 43.Şiir, Murat Menteş'ten daha iyi olduğunu düşünüyorum. Benzer kulvarların benzer iki ustası, biraz farklılıklar var tabi; o kendini sürekli tekrar döngüsüne sokmuşken sende hala her adımda daha cüretkar cümleler, daha bir gelişim var. uzun süre sigara içmeyince hani insanın başı döner ya ilk nefeste bu da benim başımı döndürdü. çok başarılı olmuş. tebrikler
İstanbul'da da internet varmış, ben Kırıkkale gibi seçilmiş bir kaç şehre ait sanıyordum.
İkiniz de çok iddialı konuşmuşsunuz bende iddialıyım satrancı benden daha kötü oynayabilecek kimse olduğunu düşünmüyorum. Üstelik bide bir yüzsüz halim var ki sorma gitsin sen 90 defa yenersin ben 91. kez bu sefer seni yeneceğim diye gelebilirim. Hırslıyım yenilmek konusunda.
Hem gençlere benden selam bizim hastaneye de gelsinler bizim gençler hastanenin haritasını çıkartıp saklanabilecekleri tüm ölü boşlukları keşfetmiş durumdalar :)
Sağol "melek". Yoruma cazibesiyle, zarafetiyle bir kadın eli değdiği nasıl da belli oldu. İçimi yine ısıttın sağol. Nizeral, evet şiir yazmayı değil dar bir kadrodaki birkaç kişiyle şiir bahanesiyle şakalaşmayı seviyorum diyeyim. Sana da başarılar.
Hemde nasıl yaşlı olduğunu hissedecek. Hızımıza yetişemeyecek.Bunun bir avantaj değil dezavantaj olduğunu farkedecek. Tabi bunların hepsi saygı çerçevesinde, çünkü o gözüme gözüme ben yaşlıyım ayağını denk al dedi.
I want to play a game. orfeo,Make your joise.(İngilizcem yok nasıl yazılıyosa artık) :)
:))) pozitif mi aldın ayy çok alemsin sesli güldüm
evet evet ele geçir onu, didik didik et, beni de bu zevke ortak et psikolojik yapısını çözelim, sen hekim ben hemşire ağzından girip burnundan çıkalım :))
Şiirlerini okumaya başlamıştım kii Orfeo'nun şiir altı muhabbetlerinin daha tatlı olduğunu gördüm. İstanbul'dan gelir gelmez ıncık cıncık ne varsa Orfeo'nun da hayatına zorla gireceğim. Sonuçta bu hikayenin Stephen King'in sadist kitabı gibi olmasını istemiyorum. Ben Orfeo'dan pozitif aldım. :)
Anektod hoşuma gitti bende iltifat etmeyi çok severim. Sanırım agonist-antagonist hoş bir ilişkimiz olacak :)
nizeral güzide bir hekim adayı olup, sevgili orfeo gibi tüm şiirlerimi okumuştur bir farkla ; orfeo bir günde hepsini okudu, nizeral her internete girdiğinde beşer beşer :)
ve kısa not; orfeo artık şiir ve yazı yazmıyor, onun en büyük keyfi bir kaç arkadaşı ile şiir altı yorumlarda güzel vakit geçirmek
edebi anlamdaki kusurlarımızı bize hatırlatır mutlaka bittabi ve fazla iltifata gelmez, çabuk kaçar :)
Belki de benim hafızamın beni yanıltmasıdır. Tüberkülozdan evlenemeden öldü diye biliyordum yirmi sekiz yaşında. Ama bu nokta da size güveniyorum. Nihayetinde tereciye tere satmam. Edebiyatçıya da edebiyatla gitmem. Bir kusurum olduysa affedin, sizi ne bunak ne de emekli yerine koymak istemedim.
İşte yaş farkını devreye soktuğunuz da benim beynimin bunu yapması gerekiyor, kendi kendime nasıl benden büyük birisine saygısızca konuştum diye beni yiyip bitiriyor. Ama İstanbul'dan döndüğümde ilk işim sizin de sayfanızın sapığı olmak :). Sayfalarca yorum yazmak için geceleri uyumayacağım. Sonuçta her ne kadar saygısızlık beni yiyip bitirse de siz buradan emekli olmadınız bende şımarık bir öğrenci profili çizmekten müthiş keyif alacağım :).
Şakası bir tarafa gerçekten beni dikkate alıp aramızda ki 32 yaşı hiçe sayıp cevap verdiğiniz için dikkatimi çektiniz. İlk işim dönüşte sayfanıza dadanmak olacak. Saldırmak anlamında değil o şaka kısmıydı. Lafı uzatmak ne zormuş arkadaş ya demin beri uğraşıyorum, tam da kısa yazmak sanat diye düşünecekken :)
:) Teittırım yok, bair facem bile yok. Akıl sağlığı yerinde olmayan (bunak birazhafif kalır) 58 yaşında emekli bir Edebiyat öğretmeniyim. Önemsiz bir not: Kafka yirmili değil kırklı yaşlarda öldü.
:) Alınmadım, Fakat yorumunuz da incelik yapıp gençliğime atıfta bulunmanızdansa, yeteneksizliğimden direk bahsetmenizi tercih ederdim. Çünkü bu portal da siz ve ben aynı yaşta benzer heyecanları taşıyan iki kişiyiz. Tutunduğumuz dalların farklılığı benim yeteneksizliğim olabilir bunu büyük bir açık yüreklilikle kabul edebilirim. Ama işin içine yaş girince ikimiz de aynı şeyden aynı yerde hoşlantı duyabiliyorsak, ya siz hovarda bir ihtiyarsınız yada ben içi çürümüş bir gencim. Nil hanımın benden yaşça oldukça büyük olduğunun farkında olmama rağmen ona 'sen' diye hitap ediyor oluşumun sebebi budur. Sanatta yaş kavramının bir önemi olduğunu düşünmüyorum sonuçta Franz Kafka öldüğünde yirmili yaşlarındaydı. Bu portal da ne siz yaşlısınız ne de ben gencim. Bu portal da siz yetenekli ben acemi olabilirm ancak. Uzun mesajım için bağışlayın, ben kelimeleri susturup sevdiklerimle iki kelam edemez hale gelmekten imtina ediyorum. Burası da benim bir nevi pratik saham. Eğer sanat gerçekten kısa ve öz olan olsaydı burada değil Twitter'da yazıyor olmanız gerektiğini düşünürdüm. Umarım alıngan değilsinizdir, bu da benim yorumum.
Hayır alıngan değilim tam tersine genç olduğumu hatırlattığınız için mutluyum. :) Genç olmanın pek çok avantajı vardır, kusurlarınız affedilir, bir gün olgunlaşacak diye kaleminiz her daim iyi yolda görülebilir, usta diye nitelendirdiğiniz insanları özgürce eleştirebilirsiniz çünkü umudunuz gitmeden evvel hala onlardan iyi olabileceğinize dair hayalleriniz vardır. Tüm bunlar bir tarafa keşke Safahat'ı yazmamış olsaydı M.Akif.
Asamın biri demiş ki, sanat uzun mektup yazdım çünkü kısa mektup yazacak kadar zamanım yoktu. Kısa yorum ustaların işi, bırak genci zzamanla olgunlaşır :) (Alıngan değildir umarım Nizeral)
Denedim. Beğenmedim. Üstelik yüz bin kelime yazmıştım. Hala nüshası duruyor. Benim sorunum kurguda yetersizlik. Çok klişe şeyleri düşünüyorum, ama karşımda bir muhattabım olduğunda işler, farkındayım daha iyiye gidiyor. Yani bir nevi bu nokta da bunu yazan ben değil yazdıran sensin. Senin gıdalarınla beslenip senin için ve sana ait bir tat çıkartıyorum. Ama bu teklifin hoşuma gitti, iyi hissettirdi. Sınavlarım iyi geçti hamdolsun bugün memleketime İstanbul'a yola çıkacağım. Bir süre uzak kalacağım şiirlerinden, İstanbul'da internetim yok. Bu arada 'Nizeral' kitabımın adıydı tam hali 'Ficcoziona Nizeral' Soğumuş mezar anlamında. 'nizeral' mezar demek. Bi ütopyaydı kitabım uzak bi ütopya olarak kaldı. Kelimeler 'Ficcoziona Nizeral' tümüyle telif hakkı bana ait iki kelimedir bu arada. Gereksiz çok konuştum :) dedim ya ilk sigara hep çarpar..
nizeralcığım sen niye bana yorum yazıyorsun ki :) al kalemi roman yaz inan ki senin yorumların benim şiirlerimden çok daha dolu dolu çok daha güzel sınavların istediğin şekilde sonuçlanır umarım
İstanbul'da da internet varmış, ben Kırıkkale gibi seçilmiş bir kaç şehre ait sanıyordum.
İkiniz de çok iddialı konuşmuşsunuz bende iddialıyım satrancı benden daha kötü oynayabilecek kimse olduğunu düşünmüyorum. Üstelik bide bir yüzsüz halim var ki sorma gitsin sen 90 defa yenersin ben 91. kez bu sefer seni yeneceğim diye gelebilirim. Hırslıyım yenilmek konusunda.
Hem gençlere benden selam bizim hastaneye de gelsinler bizim gençler hastanenin haritasını çıkartıp saklanabilecekleri tüm ölü boşlukları keşfetmiş durumdalar :)
Sağol "melek". Yoruma cazibesiyle, zarafetiyle bir kadın eli değdiği nasıl da belli oldu. İçimi yine ısıttın sağol. Nizeral, evet şiir yazmayı değil dar bir kadrodaki birkaç kişiyle şiir bahanesiyle şakalaşmayı seviyorum diyeyim. Sana da başarılar.
Hemde nasıl yaşlı olduğunu hissedecek. Hızımıza yetişemeyecek.Bunun bir avantaj değil dezavantaj olduğunu farkedecek. Tabi bunların hepsi saygı çerçevesinde, çünkü o gözüme gözüme ben yaşlıyım ayağını denk al dedi.
I want to play a game. orfeo,Make your joise.(İngilizcem yok nasıl yazılıyosa artık) :)
:))) pozitif mi aldın ayy çok alemsin sesli güldüm
evet evet ele geçir onu, didik didik et, beni de bu zevke ortak et psikolojik yapısını çözelim, sen hekim ben hemşire ağzından girip burnundan çıkalım :))
Şiirlerini okumaya başlamıştım kii Orfeo'nun şiir altı muhabbetlerinin daha tatlı olduğunu gördüm. İstanbul'dan gelir gelmez ıncık cıncık ne varsa Orfeo'nun da hayatına zorla gireceğim. Sonuçta bu hikayenin Stephen King'in sadist kitabı gibi olmasını istemiyorum. Ben Orfeo'dan pozitif aldım. :)
Anektod hoşuma gitti bende iltifat etmeyi çok severim. Sanırım agonist-antagonist hoş bir ilişkimiz olacak :)
nizeral güzide bir hekim adayı olup, sevgili orfeo gibi tüm şiirlerimi okumuştur bir farkla ; orfeo bir günde hepsini okudu, nizeral her internete girdiğinde beşer beşer :)
ve kısa not; orfeo artık şiir ve yazı yazmıyor, onun en büyük keyfi bir kaç arkadaşı ile şiir altı yorumlarda güzel vakit geçirmek
edebi anlamdaki kusurlarımızı bize hatırlatır mutlaka bittabi ve fazla iltifata gelmez, çabuk kaçar :)
Belki de benim hafızamın beni yanıltmasıdır. Tüberkülozdan evlenemeden öldü diye biliyordum yirmi sekiz yaşında. Ama bu nokta da size güveniyorum. Nihayetinde tereciye tere satmam. Edebiyatçıya da edebiyatla gitmem. Bir kusurum olduysa affedin, sizi ne bunak ne de emekli yerine koymak istemedim.
İşte yaş farkını devreye soktuğunuz da benim beynimin bunu yapması gerekiyor, kendi kendime nasıl benden büyük birisine saygısızca konuştum diye beni yiyip bitiriyor. Ama İstanbul'dan döndüğümde ilk işim sizin de sayfanızın sapığı olmak :). Sayfalarca yorum yazmak için geceleri uyumayacağım. Sonuçta her ne kadar saygısızlık beni yiyip bitirse de siz buradan emekli olmadınız bende şımarık bir öğrenci profili çizmekten müthiş keyif alacağım :).
Şakası bir tarafa gerçekten beni dikkate alıp aramızda ki 32 yaşı hiçe sayıp cevap verdiğiniz için dikkatimi çektiniz. İlk işim dönüşte sayfanıza dadanmak olacak. Saldırmak anlamında değil o şaka kısmıydı. Lafı uzatmak ne zormuş arkadaş ya demin beri uğraşıyorum, tam da kısa yazmak sanat diye düşünecekken :)
:) Teittırım yok, bair facem bile yok. Akıl sağlığı yerinde olmayan (bunak birazhafif kalır) 58 yaşında emekli bir Edebiyat öğretmeniyim. Önemsiz bir not: Kafka yirmili değil kırklı yaşlarda öldü.
:) Alınmadım, Fakat yorumunuz da incelik yapıp gençliğime atıfta bulunmanızdansa, yeteneksizliğimden direk bahsetmenizi tercih ederdim. Çünkü bu portal da siz ve ben aynı yaşta benzer heyecanları taşıyan iki kişiyiz. Tutunduğumuz dalların farklılığı benim yeteneksizliğim olabilir bunu büyük bir açık yüreklilikle kabul edebilirim. Ama işin içine yaş girince ikimiz de aynı şeyden aynı yerde hoşlantı duyabiliyorsak, ya siz hovarda bir ihtiyarsınız yada ben içi çürümüş bir gencim. Nil hanımın benden yaşça oldukça büyük olduğunun farkında olmama rağmen ona 'sen' diye hitap ediyor oluşumun sebebi budur. Sanatta yaş kavramının bir önemi olduğunu düşünmüyorum sonuçta Franz Kafka öldüğünde yirmili yaşlarındaydı. Bu portal da ne siz yaşlısınız ne de ben gencim. Bu portal da siz yetenekli ben acemi olabilirm ancak. Uzun mesajım için bağışlayın, ben kelimeleri susturup sevdiklerimle iki kelam edemez hale gelmekten imtina ediyorum. Burası da benim bir nevi pratik saham. Eğer sanat gerçekten kısa ve öz olan olsaydı burada değil Twitter'da yazıyor olmanız gerektiğini düşünürdüm. Umarım alıngan değilsinizdir, bu da benim yorumum.
Hayır alıngan değilim tam tersine genç olduğumu hatırlattığınız için mutluyum. :) Genç olmanın pek çok avantajı vardır, kusurlarınız affedilir, bir gün olgunlaşacak diye kaleminiz her daim iyi yolda görülebilir, usta diye nitelendirdiğiniz insanları özgürce eleştirebilirsiniz çünkü umudunuz gitmeden evvel hala onlardan iyi olabileceğinize dair hayalleriniz vardır. Tüm bunlar bir tarafa keşke Safahat'ı yazmamış olsaydı M.Akif.
Asamın biri demiş ki, sanat uzun mektup yazdım çünkü kısa mektup yazacak kadar zamanım yoktu. Kısa yorum ustaların işi, bırak genci zzamanla olgunlaşır :) (Alıngan değildir umarım Nizeral)
Denedim. Beğenmedim. Üstelik yüz bin kelime yazmıştım. Hala nüshası duruyor. Benim sorunum kurguda yetersizlik. Çok klişe şeyleri düşünüyorum, ama karşımda bir muhattabım olduğunda işler, farkındayım daha iyiye gidiyor. Yani bir nevi bu nokta da bunu yazan ben değil yazdıran sensin. Senin gıdalarınla beslenip senin için ve sana ait bir tat çıkartıyorum. Ama bu teklifin hoşuma gitti, iyi hissettirdi. Sınavlarım iyi geçti hamdolsun bugün memleketime İstanbul'a yola çıkacağım. Bir süre uzak kalacağım şiirlerinden, İstanbul'da internetim yok. Bu arada 'Nizeral' kitabımın adıydı tam hali 'Ficcoziona Nizeral' Soğumuş mezar anlamında. 'nizeral' mezar demek. Bi ütopyaydı kitabım uzak bi ütopya olarak kaldı. Kelimeler 'Ficcoziona Nizeral' tümüyle telif hakkı bana ait iki kelimedir bu arada. Gereksiz çok konuştum :) dedim ya ilk sigara hep çarpar..
nizeralcığım sen niye bana yorum yazıyorsun ki :) al kalemi roman yaz inan ki senin yorumların benim şiirlerimden çok daha dolu dolu çok daha güzel sınavların istediğin şekilde sonuçlanır umarım
Şiir güzel, birkaç kez okutuyor kendini dikkatli dikkatli, zeka ışıltılarını hissettitiyor okuyucuya. Klimam bozuldu üşüyorum sıcak bir cevap yaz yorumuma.
asıl yasa dışı ademin kaburga kemiğiydi hem bir kaburga eksik hem git kovul sen cennetten kalemin var olsun yine yakmışsın kelimelerin çadırını yurtsuz kelimeler bakalım nerde yatacak bu gece :)
Bazen; elinden herşeyi alırlar, Bazen Tanrıya kadar uzanırlar... Bazen kalabalık bazen yalnız kalırlar, Onlar kaybetmez hep kazanırlar. HakanKURTARAN Tebrik ederim. Saygıyla...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.