BIRAK DAĞINIK KALSIN
BIRAK DAĞINIK KALSIN
Tanrım, bir vefasıza yar ettin beni. Onun aşkı ile yandım kavruldum. İhanetin şerbetini içmeden önce, Sandım ki o da bana mahkûm yüreği. Aldanan ben oldum şu fani dünyada.. Şimdi o bir başka kolda.. Mutluluğa adım atıyor olmalı! Tanrım, ben af etsem bile, Bilirim ki sen af etmezsin böyle bir kulu! Ne olur alma sevdiklerimi elimden.. Yaşayamam ölürüm sonra.. Karda açan kardelen gibi! Anladım ki bu aşkın sonu hüsran. Gözyaşı çağlıyor her kırığından.. Belki de dudaklarımdaki son busem Yürek yağmur yağdırırken gözler güler mi? İstemem açmasın güller, İstemem esmesin meltem rüzgârı. Dolaşmasın yârin elleri saçlarımda, Bırak dağınık kalsın… Unutmam lazım tenimdeki izleri, Ellerim üşüsün isterse, Yüreğime paslı kilit lazım, Açamasın hiçbir pense… Bu gece sığındım yalnızlığın kucağına, Buz gibi örtündü üzerime. Bedenim can çekişir gibi sarıldı ona, Bir vefasızdan daha hayırlı çıktı. Tanrım ne olur, unuttur bu zalim kulu! Usulet Güner. |