AH BİR İNSAN OLABİLSEM!...
Sevmeli insanoğlu önce kendi kendini
Sonra sevgi vermeli, gönüllere girmeli Benliğe takılmayıp yıktırmalı bendini Unutmalı kendini, hiçliğini görmeli... Fark etmeli halini, neyi-neden yapıyor? Hangi noktadan sonra doğrulardan sapıyor? Dua ederken bile nefsine mi tapıyor? Kendini içtimaya çekmeli ve sormalı... Terk etmeli ruhunu aşağılık duygusu Ki, bu duygu doğurur üstün olma kaygısı! Kulu şuurlandırır Yaradan’a saygısı Kavuşmalı özüne, kabuğunu kırmalı... Mümkünse hoşgörülü olmaya çalışmalı Kavgadan evvel çözüm bulmaya çalışmalı Kini biriktirmeyip silmeye çalışmalı Mazlumdan yana olup şefkat ile sarmalı... Çıkar yol bulmak için ’ene’ cenderesine Yummalı gözlerini kusur penceresine Bolca sabır katmalı huzur tenceresine Metanetle pişirip yarasına sürmeli... Kul hakkı denilince titremeli vicdanı Hırsa kapılmamalı boş kalsa da cüzdanı Paylaşmayı bilmeli unutmadan Yezdan’ı Varı emanet bilip mütevazi durmalı... Kusursuz kul olur mu, arayan bulur denir Ateşte pişe pişe bir alet olur demir Teba da olur insan, her daim olmaz emir Hudutlarını bilip yayı öyle germeli... ......................................... Doğruları yaşayıp huzurla yatabilsem Rüzgarın tersi yönde adımlar atabilsem Çok mu ağır gelirdi heybeme katabilsem? Mahşerde uyanmaya saatleri kurmalı... İnsanlığı hayatın yollarına sermeli, Cennetin rayihası erdemleri dermeli... Bulem hatun, 5/12/2013, Antalya |