BİR RÜYAMIN MANZUMESİ
Beyinin türetmesi denilse de rüyaya
Kim demiş rüyalarla mutlu olmaz insanlar Bazen lütfu ilahi, yükseliştir semaya Rüyayla tamir olur acılı nice canlar Bundan onyıl öncesi gördüğüm bir rüyam var Paylaşmak istiyorum, benim de iç dünyam var Ne mübalağa ettim, ne içinde riyam var Annesi var herkesin! beni anlayan anlar... ’Annelik’ olmalı ki yüzüme yansıyan his Çarşı-pazar, minibüs, trafikteki polis! Ne bayan ne abla der, ’anne’ der bana herkes! O anda alevlenir yüreğimde kalanlar... ................ Bir genç kız idim bende, gün geldi gelin oldum Çok severdim çocuğu, diledim bebe aldım Bilinmeyen sebeple O’nu cennete saldım! Otuz saat yaşadı...Unutulmaz o anlar... Kucaklayamadım hiç,göğsümde sütü kaldı Yasa bürünemeden(!) kapıyı oğlum çaldı Çok tatlıydı annelik, pekmezdi, kaymak-baldı Beni çok iyi anlar bu lezzete bananlar! İki üç yıl geçince bir de kardeş istedik Beraber oynasınlar, öyle büyüsün dedik İkiz kız dedi doktor, dedik naneyi yedik! Asistandık eşimle, meşguldük o zamanlar... İlk ölenim kızdı ya, heyecanla bekledim İkiz beşikler aldım, zıbın-kundak ekledim Lakin yaşamadılar, inanın ki tekledim Ay yüzlü ikiz kızlar oldu canda yananlar... Yarım saat arayla doğup sonra öldüler Yarım gün ömür sürüp ciğerimi deldiler Bakamadım onlara, gözlerimde seldiler Mukavva bir kutudan sala bindiydi onlar!... Kucağımda bir oğlum, kabristanda üç yavrum Bu sebeple değişti hayata dair tavrım Tek kalmasın diledim, duyuldu Hak’tan çağrım İkinci oğlum için himmet etti sultanlar... Böylelikle etti beş; yaşayan iki kardeş Şükürdeydim Rabbime, gönderdi bir de beleş! Kıymayı düşünmedim(!) O da erkekti, türdeş Ölümü yaktı geçti, ciğerimde dumanlar... ........... Aylarca hastanede yatmıştım iğne -ilaç Yataktan kalkamadan, eller eline muhtaç Gel mi dediler kuzum? annene yaralar aç Eremedim sırrına neydi acep olanlar?... İğnenin deliğinden, tetkikten geçirdiler Her türlü müdahale, ilaçlar içirdiler Kaderi zorlamanın dozunu kaçırdılar Duymaya alışmıştım hekimlerden yalanlar... Son ölen oğluşumun Muhammed Raşid adı Mürşidimin adıydı, o gibi yaşamadı Üç-beş saatlik ömrün sinemde kaldı tadı Ben benden geçmiş idim, ilahiydi çalanlar!... İki evlat hanemde, çok şükür tamam dedik Hastanelerden bıktık, doktordan aman dedik Elbet bu yarayı da saracak zaman dedik Bu kader kuşlarıymış gençliğime konanlar... .............. Ve zannediyordum ki acıya verdim mola Ağbisi beşte iken kardeş girdi okula Bir daha anne olmak yazılmış Bulem kula Davetsiz bir misafir! meleklerdi sunanlar!.. Henüz rahme konmadan ve doğumundan önce Rüyalarım yoluyla müjdeler aldım nice Tevekküle sarıldım, oldum ’abdal’ gibice! Çoook cici bir kız doğdu, inanmadı duyanlar... Dualarım Rabbim’e, kırklara- yedilere Maviş tatlı kız kardeş gelmişti ağbilere Mamacıklar verirdi sokakta kedilere Tek tükte başlamıştı yuvama göz koyanlar!... ......... Yarı ömrüm hastane, içtim sayısız hapı Hakk’ın dergahlarında dilendim kapı kapı Depresyona girmedim,yıkılmadı bu yapı! Ayakta tuttu beni ayetler ve beyanlar... Üç çocuğum-eşimle dubleks küçük bir evde Bizim için saraydı! sığdı cüce de dev de Lakin hiç eksilmedi yüreğimdeki sevda Beni anlayamazlar şu dünyaya kananlar... ............. Kızım beş yaşlarında iken bir kış gecesi Küçük malikhaneme! geldi rüya ecesi Mürşid kokan oğlumla üç tane kız cicisi Yuvamda yedi yavrum, sussun rüya sananlar! Hepsi olduğu yaşta, kucağımda son kızım Sağ yanımda oturmuş ay parçası ilk gözüm Oğlum bana bakıyor, o ki dinmeyen sızım İkiz kızlarım yerde oyuncuk oynayanlar... Beni büyüten merhum dedem Abdülhamid’e O ki bir derviş idi beş vakiti camide İsmini vermiş idim ilk göz ağrım Hamide Onbeşinde ay gibi, nur idi ışıyanlar Nafiye ve Zahide idi ikiz kızlarım Ki onlar öldüğünde tutmamıştı dizlerim Oğluşumla beraber sonsuza dek özlerim Onlar olur mu acep mahşerde sulayanlar?... Yaşayan iki oğlum edeplice oturmuş Birleşmiş iki alem yavrularmı getirmiş Bu rüya yıllar süren hasretimi bitirmiş İşte benim rüyam da, böyle baylar-bayanlar... ............ İşte bu ahval üzre sürer hayat masalı İlk abi mühendislik, kızım da fen liseli Ortanca iki dalda okuyor bilimseli Rabbim etsin onları kitabına uyanlar.... ........... Dün mizah yazdım diye biraz kızanlar oldu Bana yakıştırmayıp ikaz yazanlar oldu Mizahı gerçek sanıp moral bozanlar oldu Bilsin ’hüzün meleği’, Bulem’i okuyanlar!... Bulem hatun, 7/12/2013, Antalya |