Yalnızlığım Bitsin Dizlerindeİki yakası bir araya gelmeyen denizler gibiyim Kavuşmaya kurulu saatler çarpınır ya hani içimizde Bir yakamoz ışıltısı yansıyor sulardan yüzümüze Biz gecenin öte yakasını ilikler iken öpüşlerimizle Yücelir aşka yol vermez dağlar karanlığın içerisinde Gözümüz görmez mutlu gülümseyişlerimizden ötesini Uzaktan atlılar geçer yorgun köprülerimizi sallayarak Kızıl topuklarında ölüm kumları, yelelerinde tuz ovaları Külümüz zincir tutmaz, tutkuyla bileklerimiz birbirine sarılır Kıskanç sürgünler yürür içimize, kavuşmalar helalliğimiz olur Küflenmiş yargılar biriktirir insanlar çatlamış yüreklerinde Selamsız kelamsız rastlantılarda bir jilet temasıdır oysa aşk Ölümden ölüme atlayan, aşkın anlamını bilmeyen zihinlerde Kesilir yüreğimiz binlere, akar gider usulca yaşanası sevgilere Bilinmez bu sevda nasıl coşku verir uslanmaz yüreklere Zaman akıp gider iken yaşanmamış zamanların ötesine Umulmadık sancıların teri ruhumda, içli bir rüzgâr gibiyim Dudağımda asil seyrime, göz kapaklarımda hüzzam bir ağrı Sevin sızıyor ılıkça içime, bedenimde üşümeyle karışık ateş Sesin haylaz saatlerin tıkırtısı, gönlümde isimsiz çiçekler Dalından düşmeden yapraklar, güldür yar kara bahtımı Bastır asi isyanlarımı sevdanla, mutlulukla donat tahtımı Gözlerimde asırlık kederler, kurut gözyaşımın kaynağını Öpüşlerinle tüket beni, doldur heybeme gönlün muradını Yalnızlığım bitsin dizlerinde, sonsuza dek uyut aşk adamını Selahattin YETGİN |