BİR DARB-I MESEL
Bir darb-ı meseldir hayat demişsin
Bu öğüt bir ateş kor geldi bana Cennette Havva’yla buğday yemişsin İnan ki Cehennem zor geldi bana Çakallar sararmış dört bir yanını Bırak ta manada, sözler yarışsın Yanlış da gerçektir kur mizanını Dilinde dolanan tatlar karışsın Neler olduğuna ermez mi aklın Hür göklerde gezen nefes değil mi Titriyorsa eğer, gönlünde saklın O aşk sancıları, enfes değil mi Günü kirletenler olur mu iflah Öfkeye yenilen insana yazık Mühürlü kalplerde olur mu salâh Öz Vatan da gönül olmasın ezik Deli boran,tipi ruhu sarmasın Yüreğim ağlasın içini döksün Tufanlar gönlümü dağa vurmasın Yalanlar önümde gelip diz çöksün Gölge karanlıktır, güne baş eğmez Bebeler gülerken anne ağlar mı Sanma ki mutluluk kahırı boğmaz Şu gülen çehreler kara bağlar mı Şimal yıldızımsın ağlamam canım Boynum bükülür mü semaya bakıp Yüreğim dağlayıp, çağlamam canım Bir darb-ı meselle sinemi yakıp Adım adım tükettim bak şu ömrü Gün yirmi dört saat TURAN diyerek Türk’lük sevdasında biz bir çift kumru El ele ey canan, birlik gülerek Lüzumsuz diyor ki sözümün özü Kızıl elma davam hedefim Turan Nasıl yakar nasıl bu sevda közü Yesevi izinde,rehberim Kur’ân Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |
Bıkmadan yönümüzü; çevirmişiz Turan'a...İ. Süklüm
Harikasın Hocam.
Selam ve saygılarımla.