Dilenci Belleğim...Senciliğindi suskun duvarlar... Yarım, devrik, kaçkın! Durgun meydan meyi sahiller Bir denizi öperdi dudakların... Sıradan şarkılar su sesi Alıngan, sakıngan, akan! İstemsiz gidişlerin elvedasızdı Geriye kalan asık suratlı rüzgârlar… Hangi asırlı Bilgeliğinsi düşlerin... Kırık, keskin, matemsi! Ölümcül bir bekleme çekerdi uzun hava Kulaklarını tıkardı duvarlar… Tenhalarda açar yoksul çiçekler Küskün, solgun, matemli Kendime kalışımdır şiir açar fal yerine Sıtmalanır söz, imge en yangın haliyle… Gökyüzü yıkandı bu gün caddelerle Islak, dingin, suskun Gözlerinle aktı kar düşleri Yorgun mazgallara doldu umut… Parçalandın bende tozlaşan bulut... Unuttum hangi yüzünü sevişimi! Esrik, dargın, yorgun! Karabasanlı bir heybe taşısa da Kuşkusuz severdin dilenci belleğimi... |
Kırık, keskin, matemsi!
Ölümcül bir bekleme çekerdi uzun hava
Kulaklarını tıkardı duvarlar…
şiirdeki bütünlük mükemmel...okudum döndüm tekrar okudum...
çok içten bir anlatım ve çok da şık bir çalışma olmuş...
gönül heybenizdeki duygular hep böyle yoğun olsun şair...
saygılar ve kocaman selamlar gönderiyorum..