Öylesine bir isyan...
Pas kokulu ıslak bir yolda yürüyorum
Sağ elim cebimde Bir ip parçası bulmuşum kıvırıp duruyorum Sol elimde izmariti ıslanmış Hemen hemen yarılanmış Gırtlağımı acıtan İsmini bile söyleyemediğim Bir ecnebi sigarası E niye içiyorum? Galiba öylesine... Az önce bir meyhaneden çıktım Denize yakın bir yer olmalıydı İyot kokusu hala burnumu yakıyor Bir Rum’un adıyla başlayan bir ismi vardı Hatırlamıyorum, Kostas, Mostas falan ... Pikapta, hafif erkek sesli bir kadın Yine anlamadığım bir dilde Gulbahar isimli bir şarkı söylüyordu Hoştu, bizim türkülere benziyordu Ne içtiğimi biliyorum ama Ne kadar içtiğimi bilmiyorum Neden bu kadar çok içtim ki? Galiba öylesine... Ama buraya neden geldiğimi biliyorum Ben bir kızı sevdim delicesine Tanrı yaratırken cömert davranmış Belli ki tüm beşeriyet haksızlığa uğramış Yüzünde yüzüm güldü, yüzü oldum Teninde ruhum büyüdü, canı oldum Gamzesinde huzur buldum Yokluğunda boğuldum... Nasıl bu kadar çok sevdim ki? Galiba öylesine... DENİR Mİ ULAN...? Cennette meleğin mi kalmadı? Ecelin listesi mi doldu? Hayatımı avuclarına bıraktığım Varlığımı ruhunda hissettiğim Kadınım... Koca dünyana fazla mı geldi? Peki ben niye hala burdayım? Galiba öylesine... |