Mandallarla tutturduğun kumaş parçaları gibi, Tut iki yakamdan Ve kurut, Ömrün sağanağında çok ıslandım anne… Giysilerine sığamayan bir çocuk gibiyim şimdi Anılarımın gölgesinde Topacımdaki hayallerim ağlıyor Ömrün çalkantılı birikimlerinde
Çamurdan heykellerim, İnsan yüzlerine dönüyor hızla, Çamurlaşıyor insanlar git gide, Bana yeni hevesler al anne… Ellerimde şekillendirdiğim düşlerimin ellerinde Şeklimi kaybediyorum Her nerede unuttuysam, Tüm kaybettiğim şeyleri bulup, Avucuma tutuşturduğun gibi Masumiyetimi saf anılarımda ara, Onu da kirletti isem, Beni affet anne…
Maskeler senin bebeklerime ördüğün giysilere benzemiyor Ya sıkıyor kalıplaştırdıklarım, Ya da bol geliyor Tut yüreğimden, Göğsüne yasla, Kokun dolsun ak pak saçlarıma Bağışla… Hayatın taşlı yollarında Dizlerimi kanatmadan yürümeyi de, Büyümeyi de, Beceremiyorum anne…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Anaya Mektup şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Anaya Mektup şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bağışla… Hayatın taşlı yollarında Dizlerimi kanatmadan yürümeyi de, Büyümeyi de, Beceremiyorum anne… ...............
bağışla anne bağışla! okşa şaçlarımı , okşamıyor kimse senin gibi kimse sevmiyor kar yağıyor ömrüme benim kar yağıyor memleketime yaşamak ne acıklı hürriyet
demek geldi içimden
sevgili mina alakasız gibi gözüksede açtırdın kutuyu yazdım birden öyle hisli yazmışsın kiii kutlarım
Sığınacak limanlarımız olmasaydı,herşeyi bizler için yapan güvenlik sigortalarımız yani işte o zaman yürümeyi daha çabuk öğrenecektik. Güzel şiirdi arkadaşım tebrikederim. Sevgi ve saygı ile.
Maskeler senin bebeklerime ördüğün giysilere benzemiyor Ya sıkıyor kalıplaştırdıklarım, Ya da bol geliyor Tut yüreğimden, Göğsüne yasla, Kokun dolsun ak pak saçlarıma Bağışla… Hayatın taşlı yollarında Dizlerimi kanatmadan yürümeyi de, Büyümeyi de, Beceremiyorum anne…
Maskeler senin bebeklerime ördüğün giysilere benzemiyor Ya sıkıyor kalıplaştırdıklarım, Ya da bol geliyor Tut yüreğimden, Göğsüne yasla, Kokun dolsun ak pak saçlarıma Bağışla… Hayatın taşlı yollarında Dizlerimi kanatmadan yürümeyi de, Büyümeyi de, Beceremiyorum anne…
Anne..... Bağışla… Hayatın taşlı yollarında Dizlerimi kanatmadan yürümeyi de, Büyümeyi de, Beceremiyorum anne… kutlarım...
Herhalde insan anaların kıymetini en çok onlardan ayrı kaldığında özlemle sarılmayı düşlediği bir ana kucağını ararken anlıyor ve galiba ana olunca da onları çok daha iyi anlıyor böyle söyledim diye erkekler anlamaz gibi bir olgu bir anlam çıkmasın sözlerimden erkekleri de yetiştiren bir ana ve halimizden en iyi de analarımız anlıyor.. Sevgili Elif yüreğine sağlık çok güzel dizelerdi kutluyorum sevgiler güzellikler her daim üzerine olsun son sözüm sadece kendi gözümüzde değil onların gözlerinde de hiç büyümeyen çocuklar olarak kalacağız .. Sevgilerimle...
sanki küçük bir çocuğun kulaklarda çınlayan serzenişleri. vallahi tebrik ediyorum mısralara bu ruh halini o kadar canlı yansıtmışsınız ki o çocuğun sesini duyar gibi oldum dersem yalan olmaz.
tebrik ve saygılarımla
hidayet dal tarafından 1/3/2008 1:42:58 AM zamanında düzenlenmiştir.
Düşe kalka büyürsün derlerdi büyükler sevgili Elif e... dizlerin de kanayacak işte. Annen aldanmaz kanasın merak etme. Bil ki acı büyütür ve bil ki kan hayat yolundan geçer.
Acı yaslanıyorsa yüreğine, yürü düşe kalka ve dizelerini kanata kanata...
yağmurlar karabasan gibi
ıslaklığı boğuyor hücrelerimi
nasırlı rüyalarda uyanıyorum
gerçeğine doymadığımın
hayaliyle avunuyorum
annem...
özleminle kumdan kaleler yapıyorum
dalganın hoyratı yıksada
her seferinde özlemimi
inatla
kum tanelerinde çoğaltıyorum
olur ya bir gün gelirsin diye
kulağımda bıraktığın ninniyi avutuyorum...
senin bu şiirini çok seviyorum
kaç kaz okudum bilmiyorum
ama her seferinde içime işliyor
iyikide yazmışsın...