TEKRAR İSTANBUL YANIYOR ! du ...İstanbul yanıyordu şehrin bir yakası yanarken diğer yakasında dalgalar kıyıya selam çakıp geri dönüyorlar yakomozların gizemli göz kırpmalarına bir evle başladı yangın sonra diğeri daha sonra diğer evlere uzattı alevden elini tüm şehri saracaktı böyle giderse binaların çatıları üzerinde bir kadın kaçarken yangından başka bir kadın daha ve bir başka kadın daha yüksek binaların üzerinde imdat avaz avaz sesler çoğalıyordu şehrin sokaklarında çıldırmış gibi çocuklar bir o yana bir bu yana koşuşturuyorlardı ağut figan ağlıyorlardı çırpınıyorlardı İstanbul yanıyordu kıyametler koparken insanların yüreklerinde bir kaç kişi uzaktan seyrediyorlardı alevleri sanki gülümsüyorlardı bir bahçe içinde bir kaç kadın yeşillik topluyorlardı bir kız çocuğu ip atlıyor başka bir kız çocuğun ipten sallanıyordu bacakları tabureye bir adam tekme atıyordu ayakları üstüne düşüyordu yere kısa pantolonlu bir kız çocuğu bir anne ağlıyordu bir baba ağlıyordu bir anne rüyasına ağlıyordu hıçkırıklar kalıyordu yarasının kabukları arasında bir anne İstanbul gibi ağlıyordu bir tarafı gülerken diğer yanı ağlıyordu ağlarken bir kadın gecenin kollarında yanarken İstanbul deniz uyuyordu |
Duygulu bir anne ve vurdumduymaz, ilgisiz insanların portresini gördük şiirde.
Koca bir şehir,
içinde bin bir türlü insan.
Acılar, kederler, hüzünler bir tarafta,
tebessümler, mutluluklar, vurdumduymazlıklar öbür tarafta...
Bir taraf cayır cayır yanmakta,
diğer tarafta sağanak yağmurlar...
Bir taraftan gün doğmakta,
diğer tarafta zifiri karanlığın sevimsizliği...
Değişik bir şehir...
iyi bir kıyaslama...
Kaybolan değerlerin acısı bir bukle...