ANA KUCAĞIPudra pembesi minicik şeyler mi yüreğimin ellerini ısıtan? İçinde uçuşan mavi kanatlar üzerinde; ne kadar tutunacağım yalancı umutlara. Mezar taşları mı? Üzerinde sırıtan harfler mi? Her defasında ruhumu kanatan. Uykumu bölen ve gözlerimi açtığımda yüzüme çarpan da ne? Hep aynı rüya mı görür insan? Siyah kelebeklerin esintisi mi içimi ürperten? Görüyorum; düş mü? Hayal mi? Bir yaprak daha, düşüyor toprağa. Her yaş almada ömür kısalmakta, ve hayat büyük yük. Gün geçtikçe ağırlaşan yorgun omuzlarda. Beden ruha yaslanmış. Ruh bedene. Bir eli semada, diğer eli toprakta. Ve bitiyor rüya. Gerisi muamma... Cevapsız sorular. Yerden mi? Gökten mi alacak gücünü acaba? Gözlerde yaş donar mı? Temmuz sıcağında... Kim toplayacak? Kırılan kalp onarılır mı? Olmuşken paramparça... Hep kış kıyamet! Bu daha ne kadar sürecek? Ne zaman erecek şu ömür bahara? Say ki; sabahsız geceler hiç bitmeyecek hiç bir şey seni dinlendirmeyecek. UMUT UMUT UMUT "umut fakirin ekmeği" Bir sekinet; kelebeğin kanatlarında... Uçur beni mavi kelebeğim uçur! İmanım tam biliyorum ve bekliyorum. Mevlam neylerse güzel eyleyecek. BENİ UNUTMAYIN! Hep güzel anın. Ağlamayın... Sadece dua edin tutun ellerimi avuçlarınızdan yayılan sıcaklığı ruhuma gönderin. Bu bir veda değil ne de bu son görüşmemiz. Neden üzüleyim ki olur ya ağlarsam sevinçten bilin Bakışlarım korkutmasın sizi olsa da kaya gibi sert kilitlenmiş gibi bakıyorken boşluğa. üzülmeyin sadece tutun ellerimi son ana kadar bırakmayın. bakmayın siz soluk benzime buz kesen ellerime belki de güllük gülüstanlıktır yarın. artık yok bir ehemmiyeti elvada sana mazi hoş geldin sefa geldin bugün. Ruhumun düğünü bayramıdır belki de o son gün. KİM BİLİR ben öylece daha mutluyumdur gözlerimde donan bakışlar gibi acılarım da donmuştur. Arafta kalmışlığım ve tüm korkularım da son bulmuştur. Belki, cennetin bir köşesinden izliyorumdur sizi gülümseyerek bakıyorumdur dua ediyorumdur sevdiklerime. Ateş her zaman yakmaz belki gül olur avuçlarıma dökülür yaprak yaprak... Ana kucağı gibi sarıverir kara toprak. ... |
cennetin bir köşesinden izliyorumdur
sizi
gülümseyerek bakıyorumdur
dua ediyorumdur
sevdiklerime.
Ateş her zaman yakmaz belki
gül olur avuçlarıma dökülür
yaprak yaprak...
Ana kucağı gibi sarıverir kara toprak.
"Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, yarın ölecekmiş gibi ahiret için çalışın!" öğüdüne uyarak yaşamayı düstur edinen herkese selam olsun, Ancak bu şekilde yaşayanlar ölümden korkmaz,En azından ümit eder cenneti. Nice sağlıklı ve güzel günler yaşamanız dileğiyle...