Ummanın Ötesindeki Ülkedir MutlulukAsırlardır mutluluğu arıyor bir kız, gözlerinde intizarlı iklimler Yırtılmış bir uçurtmanın ipini tutuyor çocuk, kulağında ninniler Kıyım acıların ülkesinde savaşlar, rotasını şaşırmış mermiler Ellerimde yaşam çizgileri silik, yarınları bilmiyor artık kâhinler Ummanın ötesindeymiş mutluluk, yolundu yürekten sevgiler Mutluluk, devrilmiş ağaçların kökünden sular çıkarmak Çürümüş yüreğimizin retinasında soğuk geceler geçirmek Dağ rüzgârlarıyla kırışan alnımızı güneşe tutarak af dilemek Ne zaman ve nasıl yaşayacağımızın ne önemi var ki Hayat ve mutluluk, her ikisi de kendi yoluna giden Ve hep farklı menzilleri düşleyen iki zıt kardeş değil mi! Bir gün, sevginin sabır tohumları boy verince yüreklerde Toprak altında kalan dinozorlardan geçmişi dinleyeceğiz Evrim geçiren dev sürüngenlerin kanatlarına tutunarak Cennet ile cehennemi dolaşarak mutluluğu öğreneceğiz Umutlar ekeceğiz tüm kıraçlara, başkaldırıları bitireceğiz Ölüleri uyandırıp uykularından, yaşam bitmedi diyeceğiz Düşün ki sevgili, o al yeleli mutluluk atının yelesine sarılarak Leylek yuvalarına sevginin göçmen yumurtalarını bırakacağız Mevsimler biriktireceğiz, sıcacık avuçlarımıza kınalar yakarak Sevdanın gelgitli denizlerine aysız gecelerde de ağlar atacağız Unutulmuş bütün şarkıları dilimize dolayıp aşkı mırıldanacağız Ve bütün bölünmüş bulutları çağırarak yağmur dileyeceğiz Çağır beni gönlünün sevinçlerine, seninle tüm sorguları aşalım Yoksul bekleyişlerin penceresini kapatıp aşklara yelken açalım Göğsümün ataşına ellerinle dokun, mavi denizlere zarlar atalım Toprak suya sevdalı, tohum rüzgâra, biz yağmura yalvaralım Islanmış bedenimizle sevişmelere durup, yıldızlara avuç açalım Mutluluk ummanın ötesinde bir ülke, gel seninle oraya kaçalım Selahattin YETGİN |
Mutluluğa doğru yol almak belki yalnızca düşlerde yol buluyordur, düşten düşe sürüklerken bir sevgili...
Belki de vardır o mutluluk ülkesi de, biz bilmiyoruzdur yolunu yordamını.
Tebrik ve saygı ile...