GÜL DİLE GELİR
En güzel bestede inlerken segah
Mızrap tele vurur tel dile gelir Sevda sınavında sen oldun agah Başımda dolanan yel dile gelir Yâr nemli gözlerle tutarken nöbet O da eller gibi, gülmeli elbet Ne güzeldir oysa aşk-ı muhabbet O hoş kokusuyla gül dile gelir Deli yürek böyle aşkla dolunca Gönül yarasına merhem olunca Sevdiğin sevinçle yüze gülünce Sussa, lâl olsa da, dil dile gelir Sevdası uğruna dağlar aşınca Gönül dergahın da yanıp, pişince Günlerce yürüyüp yorgun düşünce Halini gören şu, yol dile gelir Huşuyla anarken bu dil Râhman’ı Mutluluk sayarım her geçen anı Sevdayla denk anı bulunca hani Belini saran o, kol dile gelir O bakışlar sanki doyumsuz varak Sevda rıhtımında olmalı durak Eğer anlaşırsa her iki yürek Samanlık seyrandır, çul dile gelir Yürüyorken böyle aşkın izinde Uyusam bir ömür yârin dizinde Lüzumsuz çaldığın dertli sazında Tezene tutan o, el dile gelir Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI SEGAH: Klasik Türk müziğinde si perdesi ve bu perdedeki makam AGAH: Bilen, bilgili, haberli, uyanık MERHEM: İlaç, çare VARAK : 1. Yaprak. 2. Yazılı kâğıt, varaka. 3. Altın, gümüş veya başka madenler dövülerek oluşturulan ince, parlak yaprak, altın varak TEZENE : Mızrap |
Uyusam bir ömür yârin dizinde
Lüzumsuz çaldığın dertli sazında
Tezene tutan o, el dile gelir
Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ
Saygıdeğer üstadım yüreğinize sağlık
güzel bir şiir daim saygılarımla.