Bir Kızımız Olsun ...
Merhaba Ey AŞK ...
Buyur gel çekinme , gir içeri(y)me... Sana nelerden bahsedeceğim ... Dinle sadece ... Ee şey .! Beni sen boşver öncelikle ... Ona git ve dokun . Dokun ki bende ki onu hissettir sen ... Saçlarından kokla mesela benim yerime, burnumun hasret kaldığı kokusunu doya doya çek içine ... Sonra ellerinden tut, parmak aralarında dolaştır kendini ... Ama sakın incitme ... Kıyamam ... Gözlerinden beni düşün , düşünürken yüreğinden geçenleri birer birer not al ... O mahur bakışlarını kaçırmayasın sakın ... Ben; Ben hiç uzun müddet bakamadım da ... Ve AŞK .! Onunla bir kızımız olsun, Hani şöyle mis gibi, Cennet gibi koksun . Gözleri tıpkı ona benzesin, pasparlak, ışıl ışıl olsun ... Uykularımızı kaçırsın hep gece yarıları ... Uyanalım aynı anda ... Kızımızı uyutalım derken üçümüz birden uyuyakalalım ... Sabah işe geç kalayım, telaşla çıkayım evden ... Bir an önce akşamı iple çekeyim mesela ... Yuvama, sevdiğime , biricik kızıma kavuşmanın hayali sarsa gün boyu ... İşten gelince ’’Babam’’ diye sarılsa , boşta kalan kolumdan ... Elime baksa, her gün aldığım çikolatasını arasa, unutmuşum dediğimde, boynunu bükse... Sonra cebimden çıkarıp versem , daha da bir sevinçle sarılsa... Yine gece olsun, alsak kızımı aramıza, Kızımızı uyutayım derken yanına bende sızıp kalsam, sen buram buram resimlerimizi çeksen, ertesi gün gül gül ölsek ... Minnacık parmaklarının tırnaklarını kessem, saçlarını koklaya koklaya tarasam ... Saçlarına tokalar alsam, rengarenk elbiseler, ufacık pembe çoraplar, giydirip kuşatsam, ellerinden tutup, parklarda oyunlar oynasam ... Sen arasan , Nerde kaldınız ? Yemek hazır hadi bakalım doğru eve , desen ... Koşa koşa sıcacık evimizin yolunu tutsak, sarı saçları rüzgarla savrulsa kızımızın ... Kapının ziline basıp saklansak, defalarca seni kızdırsak ... Sen bize kızıp ceza versen, ikimiz verilen cezayı çeksek ... Sen bize kıyamasan... Sonra ellerimizi yıkasak, şakalaşsak ıslatsak birbirimizi ... Yemeğini ben yedirsem, sen yorulma diye... Sonra battaniyenin altına sığınsak üçümüz , sarılsak sımsıkı,kenetlense ellerimiz, yüreklerimiz ... Aramızdan hiç çıkarmasak kızımızı, onunla sarılsak, onunla büyüsek, onunla yaşlansak, OLMAZ MI ? |
Onunla bir kızımız olsun,
Hani şöyle mis gibi, Cennet gibi koksun .
Gözleri tıpkı ona benzesin,
pasparlak, ışıl ışıl olsun ...
Uykularımızı kaçırsın hep gece yarıları ...
Uyanalım aynı anda ...
Kızımızı uyutalım derken üçümüz birden uyuyakalalım ...
Sabah işe geç kalayım,
telaşla çıkayım evden ...
Bir an önce akşamı iple çekeyim mesela ...
Yuvama, sevdiğime ,
biricik kızıma kavuşmanın hayali sarsa gün boyu ...
İşten gelince ’’Babam’’ diye sarılsa ,
boşta kalan kolumdan ...
Elime baksa,
her gün aldığım çikolatasını arasa,
unutmuşum dediğimde,
boynunu bükse...
Sonra cebimden çıkarıp versem ,
daha da bir sevinçle sarılsa...
Yine gece olsun,
alsak kızımı aramıza,
Kızımızı uyutayım derken yanına bende sızıp kalsam,
sen buram buram resimlerimizi çeksen,
ertesi gün gül gül ölsek ...
O l u r üstad ...........
Güzeldi anlatım beğeni ile okudum haz aldım
Yüreğine kalemine sağlık
Yürek sesin hiç susmasın
_______________Saygılar