48
Yorum
42
Beğeni
5,0
Puan
2890
Okunma
Sürgün yıllarında göz hapsinde mesken tuttum hasretini
Söven dilimde kırk haramilerin ayak seslerini
Kaç şoven materyallerini hırsımdan söktüm
Kaç sancılar da dokuz doğdu
Umutlarım…
Susuz sessizliğimin prangalarını kapattım
Gömdüm aklımın direnişlerini
Veresiye hayatımın borçlarını ödedim hiç uğruna
Bitmedi, yıllardır…
Sormadım kimsesizliğimin yetim halini
Duygusallığımın eğitim akademisini
Böldüm çarptım kerrat cetvelinde bilgisizce
Sor bakalım ne çıkacak
Ayağına düşen geçmişime
Kaçtı aklım…
Nerde,
Katran karasına bulanan yıpranmış eşkâlim,
Kapışılan talan edilen çocuk adımlarım
Mihenk taşında adı saklım,
Gençliğim,
Elbet hesap defteri, mahşerde dili suizan edilir helâlıklar
Bir gün mutlak seferde,
Sabret ruhum…
Teskin eden dilimde sabır taşları tavla telaşında
Reyhan kokusu, arşı alaya ulaştı gözlerimde
Toprak kokusu seferi ayına çıktı çıplak ayaklarıyla
Kumru cilvesinde yuva kurar dalların arasında sesim
Sustu mecalsizliğim,
Dermansız dizlerim yaşlılık koşmasında,
Son belki,
Alçak geçmişim pusu kurar her seferinde
Olsun,
Hırsım hep bölüyor düşlerimdeki oyunları
Körebe oynuyor omuza düşen aklarımla,
Kaldır, gecelerin alacasına yatır ömrümün son nefesini
Mühürlü artık geçmişim eksik yanlarını taşımam peşi sıra
Dilimin acı bırakan pas tutmuş hüzünlerinin duasına davetli geleceğim
Er kişi niyetine,
Hadi hayırlısı dua ile,
16/06/2013
n.altın BİNGÖL - Ereğli
5.0
100% (50)