Okumalı Kırkını?Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Latife diye başlanıp ciddiyet kazanan naçizane şiir...
Sayfamı ziyaret edip; şiirlerimi okuyan şiir gönüldaşlarıma teşekkür ederim.... selam ve dua ile... Dediler; yaz sözünü, usturuplu, bizahmet Hakkını vermez isen çekme boşuna zahmet Bulutlar toplanmadan yağar mı gökten rahmet Tedariksiz çıkınca, kelamı zerk etmeye Niyetlendi şu elim kalemi terk etmeye… Kökten gelir dediler ekten olmaz asalet… Kalemime dedim de ‘’sen olma buna alet Cahilden olmaz alim, bildiğinle devam et’’, Dinlemedi sözümü kırdı yönü heceye Masal zannetti zahir yıldızlı bir geceye İşin ehli dururken bilmeze dalmak niye! Güzel güzel yazardın sen kelâmı safiye Yazan yazsın isterse, kırkbin türlü kafiye Ey sözümü büküp de dili kazma edenim Şu gönlü avutmaktı bütün yazma nedenim. Zor işmiş..! Çözemedik şu hecenin sırrını Çelikten mi mübarek delemedik zırhını Mezarını kazıp da okumalı kırkını Kalemi salıp düze serbest serbest yetmeye Gönülden dökülenle kelamı mest etmeye… Bir nasihat edeyim, dur, bir yol dinle beni Bildiğin yol senindir bilmediğin yer seni! Sen, ilminle amil ol, gayrisi gerer seni Yol vardır kördür gözü, başlar da kararmaya Yol vardır usul ile ulaştırır semaya… Her şeyin kuralı var, kuralsız olmaz asla Destursuz yol alanlar, düsturu bulmaz asla Görmedin mi cihanda yananı iştiyakla… Desende tozarım ben kelamımla serazat Kuralsız tozan olmaz, iki cihanda azat… 12 Haziran 2013 |